Results for literal translation from English to Turkish

literal translation
birebir çeviri

glamour was a literal magic spell.
cazibe tam anlamıyla bir büyüydü.

%1 is not a valid numeric literal.
% 1 geçerli bir sayısal basım değil.

he explained the literal meaning of the phrase.
o, ifadenin tam anlamını açıkladı.

unexpected character '%1 'in public id literal.
açık kimlik bilgisinde beklenmeyen '% 1' karakteri.

they're disembodied, you know, in a kind of literal way.
hatta kelimenin tam anlamıyla bedenlerinden soyutlanmışlardır neredeyse.

breath does, in fact, connect us all in a very literal way.
Çünkü nefeslerimiz, aslında hepimizi, gerçek anlamda birbirimize bağlıyor.

it's really a network in the literal sense of the word.
bu kelimenin tam anlamıyla bir "ağ"dır

it's hard to get to those levels unless you go through the literal.
gerçek mertebesinden geçmeden diğer mertebelere ulaşmak zor.

and while it's growing, all these literal transformations are taking place.
büyürken, bütün bu gerçek dönüşümler meydana geliyor.

a very literal way of showing it is a project we did for a library and a hotel in copenhagen.
kopenhag'da bir kütüphane ve otel için yaptığımız projeyi yalınlıkla gösterelim.

in this case, the "underworld" is a literal underworld of demons and supernatural beings.
burada "yeraltı" tam anlamıyla iblisler ve doğaüstü canlılardan oluşan bir yeraltıdır.

for example, {,6} is not a quantifier, but a literal string of four characters.
for example, {,6} is not a quantif - ier, but a literal string of four characters.

he drew a comparison between the hard work demonstrated by the exhibit with the literal tough road that resulted from heavy snows and treacherous road conditions.
narval, sergide ortaya konan sıkı çalışmayla, şiddetli kar yağışı ve zorlu yol şartlarının yol açtığı gerçekten zorlu yolculuk arasında karşılaştırmalar yaptı.

it's just that their faith is so strong in this literal interpretation of the bible that they distort all the data to fit their model.
sadece inanclari o kadar kuvvetli ki incil'i bu sekilde yorumlarken her turlu veriyi ona uyacak bir sekilde carpitabiliyorlar.

the populace may, for example, have mistaken the religion's symbolic statements about the gods and their actions for literal truth.
Örneğin dinin tanrılar hakkındaki sembolik ifadeleri ve tanrıların eylemleri halk tarafından gerçek olarak kabul edilmiş olabilir.

not a metaphorical one, the way we use it today, but a literal magic spell associated with witches and gypsies and to some extent, celtic magic.
bugün kullandığımız mecazi anlamda değil, gerçek anlamıyla cadılar, çingeneler ve kısmen de kelt büyüsüyle ilişkilendirilen bir büyü.

jh: is that a literal part of the image, or is my eye making that interference pattern -- is my eye completing that interference pattern?
jh: bu çakışmalar resimde gerçekten var mı yoksa gözümüzün yaptığı bir yanılsama mı? yani kafamızda mı o çakışmaları yaratıyoruz?

" (also literal english and german translations) and the official translation of the song (entitled "who will be there?
" (also literal english and german translations) and the official translation of the song (entitled "who will be there?

there is another thing with those traits that we so easily observe in each other that i think is worthwhile to consider, and that is that, in a very literal sense, they're really on the surface of our bodies.
birbirimizde kolayca gözlemleyebildiğimiz bu karakteristik özelliklerle ilgili, göz önüne alınmaya değer bulduğum bir başka şey de; tam anlamıyla vücut yüzeyimizde olmalarıdır.