Results for stealing translation from English to Turkish

stealing
hırsızlık

cycle stealing
çevrim çalma

it's stealing.
bu bir soygun.

stealing is wrong.
Çalmak yanlıştır.

isn't that stealing?
o hırsızlık değil mi?

he descended to stealing.
o, çalmaya tenezzül etti.

& focus stealing prevention
odak çalma koruması

he is capable of stealing.
o çalma yeteneğine sahiptir.

he accused the man of stealing.
o adamı çalmakla suçladı.

focus stealing prevention level:
odak çalmayı engelleme seviyesi:

"[the government] is stealing from us.
gregory, “hükümet bizden çalıyor.

he caught a boy stealing his watch.
bir çocuğu onun saatini çalarken yakaladı.

he was detected in the very act of stealing.
o, tam çalma anında tespit edildi.

i caught him stealing pears in the orchard.
onu bahçede armutları çalarken yakaladım.

the sight of the money tempted him into stealing.
paranın görünüşü onu çalmaya teşvik etti.

and that's the stealing cards, which i did.
burada da benim yaptığım kartları aşırma,

i forgave the boy for stealing the money from the safe.
kasadan parayı çaldığı için çocuğu bağışladım.

i shouldn't have accused him of stealing the money.
onu parayı çalmakla suçlamamalıydım.

next is a term -- i do it quick. i call this stealing.
sıradaki terim -- hızlıca yapıyorum. adını aşırmak koydum.

if the vase is not found, john may be accused of stealing it.
vazo bulunmuyorsa, john onu çalmakla suçlanabilir.