Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
celles qui dirent ces choses aux apôtres étaient marie de magdala, jeanne, marie, mère de jacques, et les autres qui étaient avec elles.
bunları elçilere anlatanlar, mecdelli meryem, yohanna, yakupun annesi meryem ve bunlarla birlikte bulunan öbür kadınlardı.
environ huit jours après qu`il eut dit ces paroles, jésus prit avec lui pierre, jean et jacques, et il monta sur la montagne pour prier.
bu sözleri söyledikten yaklaşık sekiz gün sonra İsa, yanına petrus, yuhanna ve yakupu alarak dua etmek üzere dağa çıktı.
il s`assit sur la montagne des oliviers, en face du temple. et pierre, jacques, jean et andré lui firent en particulier cette question:
İsa, zeytin dağında, tapınağın karşısında otururken petrus, yakup, yuhanna ve andreas özel olarak kendisine şunu sordular: ‹‹söyle bize, bu dediklerin ne zaman olacak, bütün bunların gerçekleşmek üzere olduğunu gösteren belirti ne olacak?››
les fils de zébédée, jacques et jean, s`approchèrent de jésus, et lui dirent: maître, nous voudrions que tu fisses pour nous ce que nous te demanderons.
zebedinin oğulları yakup ile yuhanna İsaya yaklaşıp, ‹‹Öğretmenimiz, bir dileğimiz var, bunu yapmanı istiyoruz›› dediler.