Results for dicevano translation from Italian to Turkish

Computer translation

Trying to learn how to translate from the human translation examples.

Italian

Turkish

Info

Italian

dicevano

Turkish

 

From: Machine Translation
Suggest a better translation
Quality:

Human contributions

From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.

Add a translation

Italian

Turkish

Info

Italian

anche se dicevano:

Turkish

"putperestler şöyle diyorlardı".

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Italian

e molti altri insulti dicevano contro di lui

Turkish

kendisine daha bir sürü küfür yağdırdılar.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

e quelli dicevano fra loro: «non abbiamo pane»

Turkish

onlar ise kendi aralarında, ‹‹ekmeğimiz olmadığı için böyle diyor›› şeklinde tartıştılar.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

le loro bocche non dicevano quello che celavano nel cuore.

Turkish

ağızlarıyla, kalblerinde olmayanı söylüyorlar.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

dicevano: “cosa abbiamo guadagnato in questa impresa?”.

Turkish

"bu işte bizim bir fikrimiz var mı?" diyorlardı; de ki: "buyruğun hepsi allah'ındır".

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Italian

dicevano loro: “si sono riuniti contro di voi, temeteli”.

Turkish

İnsanlar onlara: "düşmanınız olan insanlar size karşı bir ordu topladılar, onlardan korkun" dediler.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Italian

tutti quelli che udirono, si stupirono delle cose che i pastori dicevano

Turkish

bunu duyanların hepsi, çobanların söylediklerine şaşıp kaldılar.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

discutevano sul caso loro e dicevano: “innalzate su di loro un edificio.

Turkish

(bulanlar), o sırada kendi aralarında onların durumlarını tartışıyorlardı: "onların üstüne bir bina yapın!" dediler.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Italian

alcuni dei presenti, udito ciò, dicevano: «ecco, chiama elia!»

Turkish

orada duranlardan bazıları bunu işitince, ‹‹bakın, İlyası çağırıyor›› dediler.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

È quel che dicevano coloro che li precedettero, ma ciò che fecero non giovò loro;

Turkish

bunu kendilerinden öncekiler de söylemişti; ama kazandıkları şeyler onlara hiçbir yarar sağlamadı.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

e dicevano: “dovremmo abbandonare i nostri dèi per un poeta posseduto?”.

Turkish

"deli bir şair yüzünden tanrılarımızı mı bırakalım?" derlerdi.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Italian

anche i soldati lo schernivano, e gli si accostavano per porgergli dell'aceto, e dicevano

Turkish

askerler de yaklaşıp İsayla eğlendiler. ona ekşi şarap sunarak, ‹‹sen yahudilerin kralıysan, kurtar kendini!›› dediler.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

dicevano a dio: «allontànati da noi! che cosa ci può fare l'onnipotente?»

Turkish

‹her Şeye gücü yeten bize ne yapabilir?›

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

esse dicevano tra loro: «chi ci rotolerà via il masso dall'ingresso del sepolcro?»

Turkish

aralarında, ‹‹mezarın girişindeki taşı bizim için kim yana yuvarlayacak?›› diye konuşuyorlardı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

dicevano infatti: «non durante la festa, perché non succeda un tumulto di popolo»

Turkish

‹‹bayramda olmasın, yoksa halk arasında kargaşalık çıkar›› diyorlardı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

e dicevano: “dopo che saremo morti e ridotti in polvere ed ossa, saremo forse resuscitati?

Turkish

diyorlardı ki, "biz öldükten, toz ve kemiğe dönüştükten sonra mı diriltileceğiz?"

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Italian

all'udire queste parole, alcuni fra la gente dicevano: «questi è davvero il profeta!»

Turkish

halktan bazıları bu sözleri işitince, ‹‹gerçekten beklediğimiz peygamber budur›› dediler.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

ma gesù, udito quanto dicevano, disse al capo della sinagoga: «non temere, continua solo ad aver fede!»

Turkish

İsa bu sözlere aldırmadan havra yöneticisine, ‹‹korkma, yalnız iman et!›› dedi.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

e, pieni di stupore, dicevano: «ha fatto bene ogni cosa; fa udire i sordi e fa parlare i muti!»

Turkish

halk büyük bir hayret içinde kalmıştı. ‹‹yaptığı her şey iyi. sağırların kulaklarını açıyor, dilsizleri konuşturuyor!›› diyorlardı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

allora i suoi, sentito questo, uscirono per andare a prenderlo; poiché dicevano: «e' fuori di sé»

Turkish

yakınları bunu duyunca, ‹‹aklını kaçırmış›› diyerek onu almaya geldiler.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Get a better translation with
7,763,253,694 human contributions

Users are now asking for help:



We use cookies to enhance your experience. By continuing to visit this site you agree to our use of cookies. Learn more. OK