Results for predicazione translation from Italian to Turkish

Computer translation

Trying to learn how to translate from the human translation examples.

Italian

Turkish

Info

Italian

predicazione

Turkish

 

From: Machine Translation
Suggest a better translation
Quality:

Human contributions

From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.

Add a translation

Italian

Turkish

Info

Italian

guàrdatene anche tu, perché è stato un accanito avversario della nostra predicazione

Turkish

sen de ondan sakın. Çünkü söylediklerimize şiddetle karşı koydu.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

la fede dipende dunque dalla predicazione e la predicazione a sua volta si attua per la parola di cristo

Turkish

demek ki iman, haberi duymakla, duymak da mesihle ilgili sözün yayılmasıyla olur.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

e manifestata poi con la sua parola mediante la predicazione che è stata a me affidata per ordine di dio, nostro salvatore

Turkish

kurtarıcımız tanrının buyruğuyla bana emanet edilen bildiride tanrı, kendi sözünü uygun zamanda açıklamıştır.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

ma non tutti hanno obbedito al vangelo. lo dice isaia: signore, chi ha creduto alla nostra predicazione

Turkish

ne var ki, herkes müjdeye uymadı. yeşayanın dediği gibi: ‹‹ya rab, verdiğimiz habere kim inandı?››

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

quando giunsero dalla macedonia sila e timòteo, paolo si dedicò tutto alla predicazione, affermando davanti ai giudei che gesù era il cristo

Turkish

silasla timoteos makedonyadan gelince, pavlus kendini tümüyle tanrı sözünü yaymaya verdi. yahudilere, İsanın mesih olduğuna dair tanıklık ediyordu.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

colui che dunque vi concede lo spirito e opera portenti in mezzo a voi, lo fa grazie alle opere della legge o perché avete creduto alla predicazione

Turkish

size kutsal ruhu veren ve aranızda mucizeler yaratan tanrı, bunu yasanın gereklerini yaptığınız için mi, yoksa duyduklarınıza iman ettiğiniz için mi yapıyor?

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

rimasero tuttavia colà per un certo tempo e parlavano fiduciosi nel signore, che rendeva testimonianza alla predicazione della sua grazia e concedeva che per mano loro si operassero segni e prodigi

Turkish

orada uzunca bir süre kalan pavlusla barnaba, rab hakkında cesaretle konuşuyorlardı. rab de onlara belirtiler ve harikalar yapma gücü vererek kendi lütfunu açıklayan bildiriyi doğruladı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

quelli di nìnive si alzeranno a giudicare questa generazione e la condanneranno, perché essi si convertirono alla predicazione di giona. ecco, ora qui c'è più di giona

Turkish

ninova halkı, yargı günü bu kuşakla birlikte kalkıp bu kuşağı yargılayacak. Çünkü ninovalılar, yunusun çağrısı üzerine tövbe ettiler. bakın, yunustan daha üstün olan buradadır.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

poiché, infatti, nel disegno sapiente di dio il mondo, con tutta la sua sapienza, non ha conosciuto dio, è piaciuto a dio di salvare i credenti con la stoltezza della predicazione

Turkish

mademki dünya tanrının bilgeliği uyarınca tanrıyı kendi bilgeliğiyle tanımadı, tanrı iman edenleri saçma sayılan bildiriyle kurtarmaya razı oldu.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

quelli di nìnive sorgeranno nel giudizio insieme con questa generazione e la condanneranno; perché essi alla predicazione di giona si convertirono. ed ecco, ben più di giona c'è qui

Turkish

ninova halkı, yargı günü bu kuşakla birlikte kalkıp bu kuşağı yargılayacak. Çünkü ninovalılar, yunusun çağrısı üzerine tövbe ettiler. bakın, yunustan daha üstün olan buradadır.››

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

ben sapete proprio voi, filippesi, che all'inizio della predicazione del vangelo, quando partii dalla macedonia, nessuna chiesa aprì con me un conto di dare o di avere, se non voi soli

Turkish

siz de bilirsiniz, ey filipililer, müjde yayılmaya başladığında, makedonyadan ayrılışımdan sonra sizden başka hiçbir topluluk karşılıklı yardımlaşma konusunda benimle işbirliği yapmadı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Italian

proprio per questo anche noi ringraziamo dio continuamente, perché, avendo ricevuto da noi la parola divina della predicazione, l'avete accolta non quale parola di uomini, ma, come è veramente, quale parola di dio, che opera in voi che credete

Turkish

tanrıya sürekli şükretmemiz için bir neden daha var: tanrı sözünü bizden duyup kabul ettiğiniz zaman bunu insan sözü olarak değil, gerçekte olduğu gibi, tanrı sözü olarak benimsediniz. siz imanlılarda etkin olan da bu sözdür.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Get a better translation with
7,748,603,946 human contributions

Users are now asking for help:



We use cookies to enhance your experience. By continuing to visit this site you agree to our use of cookies. Learn more. OK