Results for aurum translation from Latin to Turkish

aurum
altın

silentium est aurum
silence is gold

argentum aut aurum aut vestem nullius concupiv
ben hiç kimsenin altınına, gümüşüne ya da giysisine göz dikmedim.

ab aquilone aurum venit et ad deum formidolosa laudati
tanrı korkunç görkeme bürünmüş.

meum est argentum et meum est aurum dicit dominus exercituu
‹yeni tapınağın görkemi, öncekinden daha büyük olacak. buraya esenlik vereceğim.› böyle diyor her Şeye egemen rab.›› özlediği kişi buraya gelecek.››

haec sunt autem quae accipere debetis aurum et argentum et ae
onlardan alacağınız armağanlar şunlardır: altın, gümüş, tunç;

aut cum principibus qui possident aurum et replent domos suas argent
altın sahibi önderlerle birlikte.

accipientque aurum et hyacinthum et purpuram coccumque bis tinctum et byssu
altın sırma, lacivert, mor, kırmızı iplik, ince keten kullanacaklar.››

ipse vero scit viam meam et probavit me quasi aurum quod per ignem transi
beni sınadığında altın gibi çıkacağım.

ecce ego suscitabo super eos medos qui argentum non quaerant nec aurum velin
onlara karşı harekete geçireceğim.

caput eius aurum optimum comae eius sicut elatae palmarum nigrae quasi corvu
kakülleri kıvır kıvır, kuzgun gibi siyah.

argentum enim meum et aurum tulistis et desiderabilia mea et pulcherrima intulistis in delubra vestr
değerli eşyalarımı tapınaklarınıza götürdünüz.

aurum in pondere per singula vasa ministerii argenti quoque pondus pro vasorum ad opera diversitat
değişik hizmetlerde kullanılan altın eşyalar için saptanan altın miktarını, değişik hizmetlerde kullanılan gümüş eşyalar için saptanan gümüş miktarını,

ait haec dicit benadad argentum tuum et aurum tuum meum est et uxores tuae et filii tui optimi mei sun
‹‹ben-hadat diyor ki, ‹altınını, gümüşünü, karılarını ve en gürbüz çocuklarını bana teslim et.› ››

aleph quomodo obscuratum est aurum mutatus est color optimus dispersi sunt lapides sanctuarii in capite omnium platearu
kutsal taşlar sokak başlarına dağılmış.

et cum collegisset argentum et aurum quod invenire potuit in domo domini et in thesauris regis misit regi assyriorum muner
rabbin tapınağında ve sarayın hazinelerinde bulunan altın ve gümüşü armağan olarak asur kralına gönderdi.

et dominus benedixit domino meo valde magnificatusque est et dedit ei oves et boves argentum et aurum servos et ancillas camelos et asino
‹‹rab efendimi alabildiğine kutsadı. onu zengin etti. ona davar, sığır, altın, gümüş, erkek ve kadın köleler, develer, eşekler verdi.

adpendique eis argentum et aurum et vasa consecrata domus dei nostri quae obtulerat rex et consiliatores eius et principes eius universusque israhel eorum qui inventi fueran
kralın, danışmanlarının, komutanlarının ve orada bulunan İsraillilerin tanrımızın tapınağına bağışladığı altını, gümüşü, kapları tartıp onlara verdim.

coacervavi mihi argentum et aurum et substantias regum ac provinciarum feci mihi cantores et cantrices et delicias filiorum hominum scyphos et urceos in ministerio ad vina fundend
altın, gümüş biriktirdim; kralların, illerin hazinelerini topladım. kadın, erkek şarkıcılar ve erkeklerin özlemi olan bir harem edindim.