Results for sacerdoti translation from Latin to Turkish

Computer translation

Trying to learn how to translate from the human translation examples.

Latin

Turkish

Info

Latin

sacerdoti

Turkish

 

From: Machine Translation
Suggest a better translation
Quality:

Human contributions

From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.

Add a translation

Latin

Turkish

Info

Latin

quam offeres domino tradens manibus sacerdoti

Turkish

böyle yapılmış tahıl sunusunu rabbe sunmak için getirip kâhine vereceksin. kâhin de onu sunağa götürecek.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

et dabis eam eleazaro sacerdoti quia primitiae domini sun

Turkish

bu vergiyi askerlere düşen yarı paydan alacak, rabbe armağan olarak kâhin elazara vereceksin.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

quicumque ergo maculatus fuerit lepra et separatus ad arbitrium sacerdoti

Turkish

adam deri hastalığına yakalanmıştır. kirlidir. başındaki yaradan ötürü kâhin kesinlikle onu kirli ilan edecektir.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

armus quoque dexter de pacificorum hostiis cedet in primitias sacerdoti

Turkish

esenlik kurbanlarınızın sağ budunu bağış olarak kâhine vereceksiniz.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

hii quaesierunt scripturam genealogiae suae et non invenerunt et eiecti sunt de sacerdoti

Turkish

bunlar soy kütüklerini aradılar. ama yazılı bir kayıt bulamayınca, kâhinlik görevi ellerinden alındı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

artarxersis rex regum ezrae sacerdoti scribae legis dei caeli doctissimo salute

Turkish

‹‹kralların kralı artahşastadan gökler tanrısının yasasının bilgini kâhin ezraya selamlar!

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

et cum esset petrus in atrio deorsum venit una ex ancillis summi sacerdoti

Turkish

petrus aşağıda, avludayken, başkâhinin hizmetçi kızlarından biri geldi. isınmakta olan petrusu görünce onu dikkatle süzüp, ‹‹sen de nasıralı İsayla birlikteydin›› dedi.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

hic est cultus familiae gersonitarum in tabernaculo foederis eruntque sub manu ithamar filii aaron sacerdoti

Turkish

gerşon boylarının buluşma Çadırıyla ilgili görevi budur. kâhin harun oğlu İtamarın yönetimi altında hizmet edecekler.››

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

et octavo die offeret pro se sacerdoti duos turtures vel duos pullos columbae ad ostium tabernaculi testimoni

Turkish

sekizinci gün iki kumru ya da iki güvercin alıp buluşma Çadırının giriş bölümüne getirecek ve bunları kâhine verecek.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

et abiit helcana ramatha in domum suam puer autem erat minister in conspectu domini ante faciem heli sacerdoti

Turkish

sonra elkana ramaya, evine döndü. küçük samuel ise kâhin elinin gözetiminde rabbin hizmetinde kaldı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

erant sacerdoti madian septem filiae quae venerunt ad hauriendas aquas et impletis canalibus adaquare cupiebant greges patris su

Turkish

midyanlı bir kâhinin yedi kızı su çekmeye geldi. babalarının sürüsünü suvarmak için yalakları dolduruyorlardı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

dabitque eos sacerdoti qui primum offerens pro peccato retorquebit caput eius ad pinnulas ita ut collo hereat et non penitus abrumpatu

Turkish

bunları kâhine getirmeli. kâhin önce günah sunusunu sunacak. kuşun boynunu kırmalı, ama başını koparmamalı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

etiam antequam adolerent adipem veniebat puer sacerdotis et dicebat immolanti da mihi carnem ut coquam sacerdoti non enim accipiam a te carnem coctam sed cruda

Turkish

Üstelik kurbanın yağları yakılmadan önce, kâhinin hizmetkârı gelip kurban sunan adama, ‹‹kâhine kızartmalık et ver. senden haşlanmış et değil, çiğ et alacak›› derdi.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

et primitiva omnium primogenitorum et omnia libamenta ex omnibus quae offeruntur sacerdotum erunt et primitiva ciborum vestrorum dabitis sacerdoti ut reponat benedictionem domui sua

Turkish

İlk ürünlerin en iyileri ve bütün özel armağanlarınız kâhinlerin olacak. evinize bereket yağsın diye tahılınızın ilkini onlara vereceksiniz.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

et respondit david sacerdoti et dixit ei equidem si de mulieribus agitur continuimus nos ab heri et nudius tertius quando egrediebamur et fuerunt vasa puerorum sancta porro via haec polluta est sed et ipsa hodie sanctificabitur in vasi

Turkish

davut, ‹‹yola çıktığımızdan her zaman olduğu gibi, kadından uzak kaldık›› dedi, ‹‹sıradan bir yolculuğa çıktığımızda bile adamlarım kendilerini temiz tutarlar; özellikle bugün ne kadar daha çok temiz olacaklar.››

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

abiathar quoque sacerdoti dixit rex vade in anathot ad agrum tuum es quidem vir mortis sed hodie te non interficiam quia portasti arcam domini dei coram david patre meo et sustinuisti laborem in omnibus in quibus laboravit pater meu

Turkish

kral, kâhin aviyatara, ‹‹anatottaki tarlana dön›› dedi, ‹‹aslında ölümü hak ettin. ama seni şimdi öldürmeyeceğim. Çünkü sen babam davutun önünde egemen rabbin antlaşma sandığını taşıdın ve babamın çektiği bütün sıkıntıları onunla paylaştın.››

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Latin

praecepit quoque rex ahaz uriae sacerdoti dicens super altare maius offer holocaustum matutinum et sacrificium vespertinum et holocaustum regis et sacrificium eius et holocaustum universi populi terrae et sacrificia eorum et libamina eorum et omnem sanguinem holocausti et universum sanguinem victimae super illud effundes altare vero aeneum erit paratum ad voluntatem mea

Turkish

kral ahaz kâhin uriyaya şu buyrukları verdi: ‹‹sabahın yakmalık sunusuyla akşamın tahıl sunusunu, kralın yakmalık ve tahıl sunusunu, ayrıca ülke halkının yakmalık, tahıl ve dökmelik sunularını bu büyük sunağın üzerinde sun; yakmalık sunuların ve kurbanların kanını onun üzerine dök. ama tunç sunağı geleceği bilmek için kendim kullanacağım.››

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Get a better translation with
7,748,207,070 human contributions

Users are now asking for help:



We use cookies to enhance your experience. By continuing to visit this site you agree to our use of cookies. Learn more. OK