Results for semper translation from Latin to Turkish

semper amemus
her zaman sev, her zam

semper solus vici
always alone conquered

memento audere semper
remember to always be bold

praeter holocaustum matutinum quod semper offerti
her sabah sunacağınız günlük yakmalık sunuya ek olarak bunları da sunacaksınız.

nitimur in vetitum, semper cupimusque negata
nos esforzamos por ser de la prohibición, siempre se codician lo que se niega

gaudete in domino semper iterum dico gaudet
rabde her zaman sevinin; yine söylüyorum, sevinin!

sed semper fuistis rebelles a die qua nosse vos coep
sizi tanıdığım günden bu yana rabbe sürekli karşı geldiniz.

aedes levitarum quae in urbibus sunt semper possunt redim
‹‹ ‹ancak levililer kendilerine ait kentlerde sattıkları evleri her zaman geri alma hakkına sahiptirler.

gloria mea semper innovabitur et arcus meus in manu mea instaurabitu
elimdeki yay yenilenecek.›

et cum ascendisset turba coepit rogare sicut semper faciebat illi
halk, pilatusa gelip her zamanki gibi kendileri için birini salıvermesini istedi.

at ipse dixit illi fili tu semper mecum es et omnia mea tua sun
‹‹babası ona, ‹oğlum, sen her zaman yanımdasın, neyim varsa senindir› dedi.

propter hoc ergo expandit sagenam suam et semper interficere gentes non parce
ulusları acımasızca öldürmeye devam edecekler mi?

beatus homo qui semper est pavidus qui vero mentis est durae corruet in malu
İnatçılık edense belaya düşer.

alii dividunt propria et ditiores fiunt alii rapiunt non sua et semper in egestate sun
hak yiyenin sonuysa yoksulluktur.

et semper nocte ac die in monumentis et in montibus erat clamans et concidens se lapidibu
gece gündüz mezarlarda, dağlarda bağırıp duruyor, kendini taşlarla yaralıyordu.

beati viri tui et beati servi tui hii qui stant coram te semper et audiunt sapientiam tua
ne mutlu adamlarına! ne mutlu sana hizmet eden görevlilere! Çünkü sürekli bilgeliğine tanık oluyorlar.

david enim dicit in eum providebam dominum coram me semper quoniam a dextris meis est ne commovea
onunla ilgili olarak davut şöyle der: ‹rabbi her zaman önümde gördüm, sağımda durduğu için sarsılmam.

deo autem gratias qui semper triumphat nos in christo iesu et odorem notitiae suae manifestat per nos in omni loc
bizi her zaman mesihin zafer alayında yürüten, onu tanımanın güzel kokusunu aracılığımızla her yerde yayan tanrıya şükürler olsun!

deus ab austro veniet et sanctus de monte pharan semper operuit caelos gloria eius et laudis eius plena est terr
ona sunulan övgüler dünyayı doldurdu. sanılıyor.