Results for underordnet translation from Norwegian to Turkish

det er underordnet.
ne olduğun umrumda değil.

men det er underordnet.
tıbbi açıdan bir açıklaması yok.

dere er underordnet kriminalpolitiet.
kriminal daire'ye rapor vereceksiniz ve tüm kaynaklarından faydalanabileceksiniz

hannkjønnene er underordnet hunnskjønnet.
erkekler o kadının emri altında çalıştıkları görünüyor.

- hvorfor er hun her? - underordnet.
nereden buldun onu?

hva jeg vil er av underordnet betydning.
benim ne istediğim artık eskisi kadar önemli değil.

så du sier at mine mål er underordnet dine.
yani benim hedeflerim, seninkilerin yanında önemsiz.

alltid i bakgrunnen, dine mål underordnet hans.
daima arka plandasınız, onun hedefleri sizinkilerden öncelikli.

slike hensyn er underordnet kongemaktens interesser.
kraliyet çıkarları bu tip düşüncelerden önce gelir.

nå har jeg en ny underordnet; og en ny plan.
artık yeni bir sağ kolum ve de yeni bir planım var.

kaptein, jeg er en underordnet forsker. en tjenestemann.
kaptan, fazla bir fonksiyonu olmayan, düşük rütbeli bir bilim adamıyım.

han skulle vitnet rettsaken mot en underordnet i gambinofamilien.
davada gambino ailesinin hoşlanmayacağı bir konuşma yapması bekleniliyordu.

de er ikke engang underordnet lokale lover, undersøkelser, osv.
yerel kanunlara bağlı değildir ve aranamazlar.

alle om bord på skipet er underordnet ham. inkludert løytnanten som er pilot.
serdümen binbaşı olarak sen dahil, bu gemide bulunan herkes, ona rapor verecekler.

private bankkonti er nå blott et minne, og alt hemmelig er underordnet meg.
Özel bir banka hesabı bir şey değil. tüm hesaplar benim. mahremiyet önemli değil.

han ble oppfostret med alt dette. så å ta en underordnet offiser i en åpenbar løgn...
Çaylak subayın... yalan söylediğini... anlamak konusunda ustadır.

det har ikke skortet på valgløfter,- men på kvinnenes vegne vil jeg si: størrelsen er underordnet.
İkiniz de bol keseden büyük seçim vaatleri dağıtıyorsunuz ama kadın seçmenler adına söyleyeyim, boyu önemli değil.

for således prydet og fordum de hellige kvinner sig, de som satte sitt håp til gud, og de underordnet sig under sine egne menn,
Çünkü geçmişte umudunu tanrıya bağlamış olan kutsal kadınlar da kocalarına bağımlı olarak böyle süslenirlerdi.

jeg er en underordnet arbeider, bygger her nede i panama, - og, umm, vi har en klient på besøk.
biz panama'da iş yapan bir firmayız ve bir müşterimiz var.

du vil at jeg skal ta en eller annen underordnet mullah, så du kan skrive på cv'en din at du tok en terrorist i pakistan!
düşük seviyeli bir herifin bana yetmesini istiyorsun ki pakistan'dayken gerçek bir terörist ele geçirdiğin özgeçmişinde yazsın diye.