Results for podsekretarom translation from Serbian to Turkish

koštunica se takođe sastao sa podsekretarom stejt departmenta nikolasom bernsom i savetnikom za nacionalnu bezbednost stivenom hedlijem.
kostunica abd dışişleri bakanlığı müsteşarı nicholas burns ve ulusal güvenlik danışmanı stephen hadley ile de bir araya geldi.

razgovorima bakojanisove sa rajsovom prethodio je 45-minutni sastanak sa podsekretarom za politička pitanja nikolasom bernsom.
bakoyannis rice ile bir araya gelmeden önce dışişleri bakanlığı siyasi İşler müsteşarı nicholas burns ile 45 dakikalık bir görüşme yaptı.

tihić se takođe sastao sa podsekretarom stejt departmenta za politička pitanja nikolasom barnsom i sa predsednikom svetske banke polom volfovicem.
tihiç abd dışişleri baknalığı siyasi İşler müsteşarı nicholas burns ve dünya bankası başkanı paul wolfowitz ile de bir araya geldi.

posle sastanka sa podsekretarom američkog stejt departmenta nikolasom barnsom, terzić je rekao da će budućnost balkana u velikoj meri zavisiti od kontinuirane uloge sad.
abd dışişleri bakan yardımcısı nicholas burns ile yaptığı görüşme sonrasında terziç, balkanlar'ın geleceğinin büyük ölçüde abd'nin rolünü sürdürmesine bağlı olduğunu söyledi.

on se sastao sa podsekretarom ministarstva inostranih poslova ertugrulom apakanom i specijalnim turskim izaslanikom za irak oguzom dželikolom, kao i sa zamenikom načelnika generalštaba erginom sajgunom.
satterfield burada dışişleri bakanlığı müsteşarı ertuğrul apakan ve türkiye'nin irak özel elçisi oğuz Çelikkol'un yanı sıra genelkurmay İkinci başkanı orgeneral ergin saygun ile bir araya geldi.

govoreći posle sastanka sa američkim državnim podsekretarom za političke poslove nikolasom bernsom, titov je ponovo pozvao savet bezbednosti da pošalje misiju na kosovo i razmotri tamošnju situaciju.
abd dışişleri bakanlığı'nın siyasi İşler müsteşarı nichoas burns ile yaptığı toplantı sonrasında konuşan titov, güvenlik konseyi'ne kosova'daki mevcut durumu değerlendirmek üzere bir heyet gönderme çağrısını yineledi.

podsekretar za odbranu erik edelman i pomoćnik američkog državnog sekretara za evropska pitanja danijel frid doputovali su u ankaru gde će se sastati sa zamenikom načelnika generalštaba turske vojske erginom sajgunom i podsekretarom ministarstva inostranih poslova ertugrulom apakanom.
savunma bakanlığı müsteşarı eric edelman ve avrupa'dan sorumlu dışişleri bakan yardımcısı daniel fried, genelkurmay 2. başkanı ergin saygun ve dışişleri bakanlığı müsteşarı ertuğrul apakan ile görüşmek üzere ankara'ya geldiler.

u razgovoru sa podsekretarom američkog stejt departmenta nikolasom bernsom, tadić je rekao da status kosova ne bi trebalo da se razmatra pre nego što albanski lideri ispune postavljene međunarodne standarde, dodajući da je trenutno najznačajniji zadatak u pokrajini decentralizacija.
abd dışişleri bakanlığı müsteşarı nicholas burns ile görüşmesinde tadiç, kosova'nın statüsünün arnavut liderler önceden belirlenmiş olan uluslararası standartları karşılamadan kurcalanmaması gerektiğini belirterek, şu anda eyaletteki en önemli görevin yerel yönetim olduğunu kaydetti.

osvrnuvši se na sastanak koji je imao sa podsekretarom američkog stejt departmenta nikolasom bernsom, drašković je ukazao da mu je rečeno da će ostanak na slobodi ratka mladića, jednog od najtraženijih optuženika međunarodnog suda za ratne zločine, predstavljati sve veću prepreku pokušajima beograda da izađe iz međunarodne izolacije.
abd dışişleri bakanlığı müsteşarı nicholas burns ile yaptığı görüşmeye istinaden draskoviç, kendisine bm savaş suçları mahkemesinin aradığı baş zanlılardan biri olan mladiç'in kaçak durumunu sürdürmesinin belgrad'ın uluslararası izolasyondan kurtulma girişimine giderek daha büyük bir engel teşkil edeceğinin söylendiğini kaydetti.

predsednik srbije i crne gore svetozar marović (desno) sastao se u četvrtak (30. septembra) u beogradu sa podsekretarom američkog stejt departmenta markom grosmanom. [afp]
sırbistan-karadağ cumhurbaşkanı svetozar maroviç (sağda) 30 eylül perşembe günü abd dışişleri bakan yardımcısı marc grossman ile belgrad'da bir araya geldi. [afp]