Results for susedi translation from Serbian to Turkish

susedi srbije priznali kosovo
sırbistan'ın komşuları kosova'yı tanıdı

susedi srbije pozdravljaju mladićevo hapšenje
balkan ülkelerinden mladiç'in tutuklanması hakkında yorumlar

"mi smo susedi i to ćemo i ostati.
voyvodina İcra komitesi başkanı ve sırp heyeti başkanı bojan paytiç, "bizler komşuyuz ve öyle de kalacağız.

onda, svi moji prijatelji i susedi znaju da sam rom.
sonra, bütün arkadaşlarım ve komşularım roman olduğumu biliyor.

"naši susedi odmakli su mnogo više u tim procesima nego mi.
"komşularımız bu süreçlerde bizden çok daha fazla ilerlediler.

kosovo i njegovi susedi osećaju oštrinu globalne ekonomske krize.
kosova ve komşuları küresel ekonomik krizin acısını hissetmeye başladılar.

irački susedi, uključujući tursku, osetili su uticaj rata gotovo odmah.
türkiye de dahil olmak üzere, irak'ın komşuları bu etkiyi neredeyse anında hissettiler.

kao i njeni susedi, sbrija nema lako rešenje za svoje fundamentalne makroekonomske disparitete.
komşuları gibi, sırbistan'ın da temel makroekonomik dengesizliklerinin kolay bir tedavisi yok.

kosovo i susedi spremaju se za uticaj globalne finansijske krize; predložena agresivna strategija
kosova ve komşuları küresel mali krizin etkilerine hazırlanıyorlar; agresif bir strateji öneriliyor

bugarskoj, rumuniji i hrvatskoj jasno je da ne mogu jednostavno da previde šta rade njihovi susedi.
bulgaristan, romanya ve hırvatistan'ın komşularının yaptıklarını gözardı edemeyeceği ve vergi sistemlerini basitleştirmeleri ve optimize etmeleri gerektiği açık.

hrvatska, mađarska i bugarska postale su prošle nedelje prvi susedi srbije koji su priznali nezavisnost kosova.
hırvatistan, macaristan ve bulgaristan geçtiğimiz hafta sırbistan'ın kosova'nın bağımsızlığını tanıyan ilk komşuları oldular.

a susedi i koji ga behu videli pre da beše slep govorahu: nije li ovo onaj što sedjaše i prošaše?
komşuları ve onu daha önce dilenirken görenler, ‹‹oturup dilenen adam değil mi bu?›› dediler.

ne samo susedi, neko čak i članovi naših porodica nas ne razumeju“, izjavila je guntepe za setimes.
sadece komşularımız değil, aile fertlerimiz bile bizi anlamıyor." diyor.

budućnost bosne je u tome da je podržavaju njeni susedi, a ta zemlja napraviće istinski pomak kada bude napredovale srbija i hrvatska.
bosna'nın geleceğini bosna'nın komşuları da desteklemeli, hem hırvatistan hem de sırbistan ilerleme kaydederse bosna da gerçek bir ilerleme kaydedecektir.

bećaj smatra da je najveći razlog za zabrinutost mogućnost da kosovo ostane izolovano iako njegovi susedi dobiju pravo na slobodno kretanje unutar Šengen zone.
bekay için şu anda en önemli sorun, komşuları schengen bölgesi içinde serbest dolaşım hakkı elde ederken kosova'nın tect edilmesi.

"ozbiljno sam zabrinut zbog toga što makedoniju ozbiljno ugrožavaju susedi, za koje se bojim da imaju nečasne namere."
oldukça endişeliyim çünkü makedon kimliği karanlık bir gündemleri olduğundan korktuğum komşuları tarafından tehlikeye atılıyor", dedi.

ona je rekla da dijalog "pruža šansu dvema zemljama da reše praktične probleme i prevaziđu prepreke koje ih sprečavaju da budu dobri susedi".
bakan, bunun "bu ülkelerin pratik sorunları çözme ve iyi komşular olma önündeki engelleri aşmaları için bir fırsat oluşturduğunu" söyledi.

cene su manje jer bih ima manju taksu na dodatu vrednost (pdv) nego njeni susedi -- 17 odsto na sve proizvode i artikle.
fiyatların düşüklüğü, bh'nin katma değer vergisinin (kdv) komşularından düşük olmasından kaynaklanıyor: bütün mal ve eşya alımlarında %17.

"mada mi [srbija i turska] ne delimo zajedničku granicu, živimo kao dobri susedi", rekao je gul.
türk lider, "bizler [türkiye ve sırbistan] ortak sınırımız olmamasına rağmen iyi komşular gibi yaşıyoruz." dedi.

"uveren sam da samo ova vrsta politike može zajedno da nas vodi budućem članstvu u eu, pod čijim ćemo krovom svi živeti kao dobri susedi i dobri prijatelji".
"bizi çatısı altında iyi komşular ve iyi dostlar olarak yaşayacağımız ab'ye gelecekte birlikte üye olmaya sadece böyle bir politikanın götürebileceğinden eminim."