Results for vergi muafiyeti translation from Turkish to Dutch

vergi muafiyeti
werkbonus

vergi
heffing

vergi.
belastingen.

aileler için daha fazla vergi muafiyeti istiyorsunuz.
jullie willen grotere belasting voordelen voor gezinnen..

eğer vergi muafiyeti kazanırsa, gerçek bir din olur.
- wordt hij een echte religie.

fakat onlara vergi muafiyeti de sağlayamayız, karl!
die vrijstelling krijgen ze ook niet.

bence en kısa sürede vergi muafiyeti de almalısın.
gauw belastingvrijstelling aanvragen.

bu onların vergi muafiyeti için bir sebep değil mi?
is dat niet de reden van het uitblijven van de schatting?

vergi muafiyet belgesi.
belastingvrijstelling.

vergi muafiyetimiz olur mu?
worden we vrijgesteld van belasting?

ama muafiyeti hepimiz alacak.
we krijgen allemaal vrijstelling.

bu todd denen adam kendisi ve arkadaşları için vergi muafiyeti alabileceğini düşünüyor.
deze man, todd, hij voelt zich goed genoeg om belastingsvoordelen voor zichzelf en zijn vrienden te krijgen.

bir dakika gösteri sırasında david blane vergi muafiyeti konusunda bir şeyler demişti.
wacht 's. hij wilde belastingontheffing. o mijn hemel.

az önce bay blaine'le konuştum. hükümet vergi muafiyeti isteğimizi kabul etmemiş!
mr blaine zei dat de regering weigert ons belastingvrijstelling te geven.

bronzlaşmak için git, vergi muafiyetinden faydalan.
ga voor de zon en blijf vanwege het belastingvoordeel.

mc'nin bütün silah suçlamalarından muafiyeti.
- immuniteit. voor de club, voor alle aanklachten.

ve milyonlarca dolarlık vergi muafiyetini de sağladım.
miljoenen binnengehaald. in het zwart

veya bu vakıf sayesinde yararlandığı vergi muafiyetlerine?
of wil je zien wat 't belasting- voordeel is door deze stichting ?

denizaşırında çok işimize gelecek bazı vergi muafiyetlerini kaybettik.
we zijn een paar belangrijke mazen in de belastingwet kwijtgeraakt die afgestemd waren op middelen in het buitenland.

vergi muafiyeti,.. ...polis ve orduya daha çok ödenek, daha az çevre vergisi ve küçük yaşta suçlulara göz açtırmama.
belastingverlaging, meer politie, lagere milieubelasting... en strengere straffen voor jonge criminelen.