Results for darwinizm translation from Turkish to English

darwinizm
darwinist

bu neo-darwinizm ve benzerlerinin zaferiydi.
that was the triumph of neo-darwinism and so forth.

İnanıyorum ki, darwinizm'in özü dinî inancı derinden sarsmaktadır.
i believe a true understanding of darwinism is deeply corrosive to religious faith.

evet, mimetik. mimetik, evrensel darwinizm prensipleri üzerine kurulmuş bir bilim.
so, memetics: memetics is founded on the principle of universal darwinism.

evrensel darwinizm prensibine göre çeşitliliği olan ve tercih edilen her tür bilgi bir tasarıma dönüşecektir.
but the principle of universal darwinism is that any information that is varied and selected will produce design.

ve bu evrimin istikameti bu iki büyük fikrin, darwinizm'in ve ilişkiselliğin, birleşmesi doğrultusunda.
and what they’re evolving towards is the union of these two big ideas, darwinism and relationalism.

darwinizm hakkında söyleyeceklerimi merak ediyorsanız korkarım yazmış olduğum kitaplara bakmanız gerekecek -- -- bu kitapları dışarıdaki kitapçıda bulmayacaksınız.
if you want to know what i have to say about darwinism itself, i'm afraid you're going to have to look at my books, which you won't find in the bookstore outside.

dawkins'in İnternet sitesi, oktar'ın grubunun darwinizm veya ateist sitelerine karşı yürüttüğü hukuk mücadelesinin tek kurbanı değil.
dawkins' website is not the only victim of the legal campaign by oktar's group against darwinist or atheist sites.

oktar ve maddi gücü yüksek karanlık örgütü, türkiye'de ve 50'den fazla diğer ülkede binlerce kitap basıp ücretsiz olarak dağıtarak darwinizm aleyinde yürütülen kampanyaya liderlik ediyor.
oktar and his shadowy, well-funded group have been leading campaigners against darwinism, publishing and distributing thousands of books for free, in turkey and in more than 50 other countries.

lenin böylelikle tarihi marksizm (labriola) ile “sosyal darwinizm” (kautsky)’ye yakın olan determinist marksizm arasında bir yerde durmuştur.
lenin hence took position between a historicist marxism (labriola) and a determinist marxism, close to what was later called "social darwinism" (kautsky).