From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
aralarında öylesine keskin bir anlaşmazlık çıktı ki, birbirlerinden ayrıldılar. barnaba markosu alıp kıbrısa doğru yelken açtı.
facta est autem dissensio ita ut discederent ab invicem et barnabas adsumpto marco navigaret cypru
İtalyaya doğru yelken açmamıza karar verilince, pavlusla öteki bazı tutukluları avgustus taburundan yulius adlı bir yüzbaşıya teslim ettiler.
ut autem iudicatum est eum navigare in italiam et tradi paulum cum reliquis custodiis centurioni nomine iulio cohortis augusta
filikayı yukarı çektikten sonra halatlar kullanarak gemiyi alttan kuşattılar. sirte körfezinin sığlıklarında karaya oturmaktan korktukları için yelken takımlarını indirip kendilerini sürüklenmeye bıraktılar.
qua sublata adiutoriis utebantur accingentes navem timentes ne in syrtim inciderent submisso vase sic ferebantu
yel dilediği yerde eser; sesini işitirsin, ama nereden gelip nereye gittiğini bilemezsin. ruhtan doğan herkes böyledir.››
spiritus ubi vult spirat et vocem eius audis sed non scis unde veniat et quo vadat sic est omnis qui natus est ex spirit