Results for sanarak translation from Turkish to Serbian

Computer translation

Trying to learn how to translate from the human translation examples.

Turkish

Serbian

Info

Turkish

sanarak

Serbian

 

From: Machine Translation
Suggest a better translation
Quality:

Human contributions

From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.

Add a translation

Turkish

Serbian

Info

Turkish

bazılarınız yanınıza gelmeyeceğimi sanarak küstahlaşıyor.

Serbian

neki se naduše kao da ja neæu doæi k vama.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

Ürktüler, bir hayalet gördüklerini sanarak korkuya kapıldılar.

Serbian

a oni se uplašiše, i poplašeni buduæi, mišljahu da vide duha.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

onlar ise, gölün üstünde yürüdüğünü görünce onu hayalet sanarak bağrıştılar.

Serbian

a oni videvši ga gde ide po moru mišljahu da je utvara, i povikaše;

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

hanna içinden yakarıyor, yalnız dudakları kımıldıyor, sesi duyulmuyordu. bu yüzden eli, hannayı sarhoş sanarak,

Serbian

ali ana govoraše u srcu svom, usta joj se samo micahu a glas joj se ne èujaše; stoga ilije pomisli da je pijana.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

setimes'a konuşan mitroviç, "pek çok kişi, asıl konunun romanların yerlerinden edilmesi olduğunu sanarak yanılıyor.

Serbian

„mnogi nisu u pravu kada misle da je fokus na raseljenju roma.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Turkish

güneyden hafif bir rüzgar esmeye başlayınca, bekledikleri anın geldiğini sanarak demir aldılar; girit kıyısını yakından izleyerek ilerlemeye başladılar.

Serbian

i kad dunu jug, mišljahu da im se volja ispuni, i podignuvši jedra plovljahu pokraj krita.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

ne var ki, antakya ve konyadan gelen bazı yahudiler, halkı kendi taraflarına çekerek pavlusu taşladılar; onu ölmüş sanarak kentin dışına sürüklediler.

Serbian

dodjoše iz antiohije i iz ikonije nekakvi jevreji, i kad se oni prepirahu slobodno, podgovoriše narod da ih odustanu, govoreæi da ništa pravo ne govore, nego sve lažu. i podgovorivši narod zasuše pavla kamenjem i izvukoše ga iz grada misleæi da je mrtav.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

bir taliban komutanı ap'ye verdiği demeçte, dörtlüyü casus sanarak kaçırma olayının emrini kendisinin verdiğini, ancak kızıl haç çalışanları olduklarının kanıtlanması üzerine gitmelerine izin verildiğini söyledi.

Serbian

komandant talibana izjavio je ap- u da je naredio otmicu zato što je mislio da su špijuni, ali je odlučio da ih pusti nakon što je dokazano da su službenici crvenog krsta.

Last Update: 2012-04-06
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

ama davut beerotlu rimmonun oğulları rekavla kardeşi baanaya şöyle karşılık verdi: ‹‹beni her türlü sıkıntıdan kurtaran yaşayan rab adıyla derim ki, iyi haber getirdiğini sanarak bana saulun öldüğünü bildiren adamı yakalayıp ziklakta yaşamına son verdim. getirdiği iyi haber için verdiğim ödül buydu!

Serbian

ali david odgovarajuæi rihavu i vanu, bratu njegovom, sinovima rimona viroæanina, reèe im: tako da je živ gospod, koji je izbavio dušu moju iz svake nevolje.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Get a better translation with
7,734,984,595 human contributions

Users are now asking for help:



We use cookies to enhance your experience. By continuing to visit this site you agree to our use of cookies. Learn more. OK