From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
kendine iyi bak.
cuídate.
Last Update: 2014-02-01
Usage Frequency: 1
Quality:
kendine iyi bak!
¡cuidate!
Last Update: 2014-02-01
Usage Frequency: 1
Quality:
tom'a iyi bak.
cuida bien de tom.
Last Update: 2014-02-01
Usage Frequency: 1
Quality:
kendimi iyi hissediyorum.
me siento bien.
Last Update: 2014-02-01
Usage Frequency: 1
Quality:
bugün kendimi iyi hissediyorum.
hoy me siento bien.
Last Update: 2014-02-01
Usage Frequency: 1
Quality:
‹‹onu sorumluluğun altına al, ona iyi bak, hiç zarar verme, senden ne dilerse yap.››
"tómalo y cuida de él. no le hagas nada malo; más bien, harás con él como él te lo diga.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
Warning: Contains invisible HTML formatting
onu satın alan mısırlı, karısına şöyle dedi: "ona iyi bak, kendisine güzel bir yer hazırla.
el que lo había comprado, que era de egipto, dijo a su mujer: «¡acógele bien!
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
Warning: Contains invisible HTML formatting
hoşlanmadıkları şeyleri allah'a malediyorlar ve kendilerinin iyi hakkettikleri yalanını dillerinde geveliyorlar.
atribuyen a alá lo que detestan y sus lenguas inventan la mentira cuando pretenden que les espera lo mejor.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
bizimkiler de kendilerini iyi işlere vermeyi öğrensinler. böylelikle temel ihtiyaçları karşılamış ve verimsiz bir yaşam sürmemiş olurlar.
y aprendan los nuestros a dedicarse a las buenas obras para los casos de necesidad, con el fin de que no sean sin fruto
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
onu mısır'da satın alan kişi, karısına, "ona iyi bak, olur ki bize yararı dokunur, ya da onu evlat ediniriz," dedi.
el que lo había comprado, que era de egipto, dijo a su mujer: «¡acógele bien! quizá nos sea útil o lo adoptemos como hijo».
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
Warning: Contains invisible HTML formatting
böyledir, çünkü allah yolunda uğrayacakları hiçbir susuzluk, yorgunluk, açlık; kafirleri öfkelendirecek bir yeri çiğne(yip zaptet)meleri ve düşmana karşı bir başarı kazanmaları yoktur ki mutlaka bunlarla kendilerine iyi bir amel yazılmış olmasın.
si lo hacen así, no padecerán sed, ni fatiga, ni hambre por alá. todo suelo que pisen, para irritación de los infieles, y toda ventaja que obtengan sobre el enemigo, serán inscritos como obra buena.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality: