Usted buscó: defensa (Español - Turco)

defensa
savunma

star defensa
star defence

random defensa
rasgele savunma

metal slug defensa
Çiftlik geliştir

estrategia de defensa 2
kılıçların hükümdarlığı 2

polÍtica comÚn de seguridad y defensa
söz konusu anlaşmalar, karşılıklıhaklarıve yükümlülükleri, ortak icraatlarıveözel prosedürleri içeren bir ortaklık kurar.

Ésta es mi defensa contra cuantos me cuestionan
beni sorguya çekenlere karşı kendimi böyle savunurum.

"alistad escudo y defensa; acercaos a la batalla
savaşmak için ilerleyin!

--hermanos y padres, oíd ahora mi defensa ante vosotros
‹‹kardeşler ve babalar, size şimdi yapacağım savunmayı dinleyin›› dedi.

putin reintroduce el certificado de defensa civil de la era soviética
putin, sovyet dönemi sivil savunma planı'nı geri getiriyor

roboam habitó en jerusalén y reedificó ciudades para la defensa de judá
rehavam yeruşalimde yaşadı ve savunma amacıyla yahudadaki şu kentleri onardı:

se garantiza a todo acusado el respeto de los derechos de la defensa.
Çevre koruma gereklilikleri, birlik politikalarının tanımıve uygulanmasıyla, özellikle sürdürülebilir kalkınmanın teşvik edilmesi düşüncesiyle, bu bölümde belirtilen faaliyetleredahil edilmelidir.

* el ministro de defensa yemení sobrevive a un intento de asesinato .
*yemenli bakan suikast girişiminden sağ kurtuldu.

ministerio de economía y hacienda dirección generalde política económicay defensa de la competencia
ulusal rekabet kurumları

actuará del mismo modo en relación con la política común de seguridad y defensa.
aynıdurum,ortak güvenlik ve savunma politikasıiçin de geçerlidir.

ministerio de finanzas, ministerio de sanidad, ministerio de interior y ministerio de defensa
maliye bakanlýðý, saðlýk bakanlýðý, Ýçiþleri bakanlýðý, savunma bakanlýðý

cinco personas fallecieron y al menos nueve resultaron heridas cerca del ministerio de defensa.
savunma bakanlığının yanındaki çatışmalarda beş kişi öldü ve en az dokuz kişi yaralandı.

con sus plumas te cubrirá, y debajo de sus alas te refugiarás; escudo y defensa es su verdad
onun sadakati senin kalkanın, siperin olur.

1.la política común de seguridad y defensa forma parte integrante de la política exterior y de seguridad común.
1.ortak güvenlik ve savunma politikası, ortak dışpolitika ile güvenlik politikasının bölünmez bir parçasıdır.

2.la política común de seguridad y defensa incluirá la definición progresivade una política común de defensa de la unión.
2.ortak güvenlik ve savunma politikası, birlik’in ortak savunma politikasının aşamalı olarak tasarlanmasınıiçerir.