Vous avez cherché: exceed (Anglais - Turc)

exceed
aşmak

that ye exceed not the measure,
artık tartıda tecavüz etmeyin.

not to exceed critical loads of eutrophying
Ötrofikatör maddelerin kritik yüklenme sınırının aşılmaması (c)

the increase rate shall not exceed 20%.
artış oranı %20’yi geçmeyecektir.

you are a people who exceed all bounds.'
belki de siz haddi aşan bir kavimsiniz.

the sight did not waver, nor did it exceed.
(muhammed'in) göz(ü) şaşmadı ve azmadı.

in fact you are people who exceed the limits.”
hayır, siz sınırı çiğneyen bir kavimsiniz."

truly, you are a nation who exceed (in sin)'
doğrusu siz sınır tanımayan bir topluluksunuz."

production capacities exceed demand," kovacevic told setimes.
Üretim kapasitesi talebi aşmakta." dedi.

the eu says budget deficits cannot exceed 3% of gdp.
ab, bütçe açığının gsyİh'nın %3'ünü aşamayacağını söylüyor.

those messengers - some of them we caused to exceed others.
biz, o peygamberlerin kimini kimine üstün kıldık.

but those whose desires exceed those limits are transgressors;-
ama bunun ötesine gitmek isteyen olursa, işte onlar haddi aşanlardır.

that amount alone would exceed nabucco's projected capacity.
bu miktar tek başına nabucco'nun hedeflenen kapasitesini aşıyor.

pppd command + command-line arguments exceed 2024 characters in length.
pppd komutu ve komut satırı parametreleri 2024 karakteri aştı.

according to latest estimates, alumina's total debts exceed 34m euros.
son tahminlere göre alumina'nın toplam borcu 34 milyon euroyu geçiyor.

exceeds max guests.
max konukları aşıyor.