Vous avez cherché: frightening (Anglais - Turc)

this is frightening.
bu korkutucu.

it was just frightening.
Çok korkutucuydu.

the numbers are frightening.
rakamlar korkutucu seviyede.

the rebellion in england is frightening.
İngiltere'deki ayaklanma dehşet verici.

is bungee jumping frightening or fun?
bangi atlama korkutucu mu yoksa eğlenceli mi?

and it's frightening, isn't it?
ve korku verici de, değil mi?

this movie is frightening to the children.
bu film çocuklar için korkutucu.

because it's obviously incredibly frightening.
Çünkü herşey dayanılamayacak kadar korkunç.

that is satan frightening those whom he sponsored.
(size o haberi getiren) ancak şeytandır, (sadece) kendi dostlarını korkutabilir.

it's all a little bit frightening, and emotional.
biraz ürkütücü ve dokunaklı.

it's a very frightening, very, very frightening thought.
Çok ürkütücü, çok çok ürkütücü bir düşünce.

it is the most frightening and panicky feeling that you can have.
bu yaşayabileceğiniz en korkutucu ve panikletici şey.

sometimes there are frightening goings-on in the stairwell.
bazen merdivenlerde korkutucu olaylar yaşanırdı.

as frightening as the prospect was, he was going into the next office.
hedefi bitişikteki ofis odasına gitmekti.

it was frightening, and it showered us with leaves and a pungent smell.
bu korkutucuydu. Üzerimize yapraklar ve keskin bir koku yağdı.

now, the most frightening thing about this is this is my wife's grandmother.
Şimdi bununla ilgili en korkunç şey şu, mimi, eşimin anneannesi idi.

the green dye is not environmentally dangerous, but it obviously looks really rather frightening.
yeşil boya çevresel olarak zaralı değil ama kesinlikle ürkütücü gözüküyor.

everyone was glued to the tv, watching disturbing, frightening images taken from the edge of the neighborhood.
herkes televizyona yapışmış, mahallelerin uç kısımlarından rahatsız edici, dehşet verici görüntüleri izliyordu.

southeast european times: why have you decided to open up and tell your frightening story to everyone?
southeast european times: İçinizi döküp, korkutucu hikayenizi herkese anlatmaya nasıl karar verdiniz?

and what is happening today is, in one sense, frightening because it's never happened before.
ve bugün olan bir bakıma korkutucu çünkü daha önce hiç yaşanmadı.