Vous avez cherché: kindergarten (Anglais - Turc)

kindergarten
anaokulu

he goes to kindergarten.
o, anaokuluna gider.

he's in kindergarten.
o anaokulunda.

kindergarten begins in kindergarten.
anaokulu anaokulunda başlar.

here's an example from chicago kindergarten.
İşte chicago'da bir anaokulundan örnek:

i've been in love with you since kindergarten.
anaokulundan beri sana aşığım.

can you remember your kindergarten teacher's name?
ana okulu öğretmeninin adını hatırlayabiliyor musun?

religion classes in bih kindergarten curriculum spark debate
bh anaokulu müfredatındaki din dersleri tartışmalara yol açtı

the kindergarten children were walking hand in hand in the park.
anaokulu çocukları parkta el ele yürüyordu.

there is also one kindergarten with a total of 270 children registered.
ferizovik’te ayrıca, 270 öğrencili bir anaokulu da bulunmaktadır.

tom and i haven't seen each other since we were in kindergarten.
tom ve ben anaokulundan beri birbirimizi görmedik.

in fact, don't ask just any kindergarten teacher, ask an experienced one.
hatta, herhangi bir ana okulu öğretmenine de değil, deneyimli bir ana okulu öğretmenine sorun.

one of the kindergarten pupils is klara, the daughter of lucas' best friend theo.
anasınıfındaki öğrencilerden biri olan klara, lucas'ın en yakın arkadaşı olan theo'nun kızıdır.

my daughters understood these three theories in their basic framework by the time they were in kindergarten.
benim kızlarım bu üç hikâyeyi anaokulu çağındayken, en basit hatlarıyla anlamışlardı.

and when the kindergarten kids recently moved their gate, they found out the fence was made out of tapioca.
ve geçenlerde anaokulu öğrencileri kapılarını hareket ettirdiklerinde çitlerin tapyocadan yapıldığını keşfettiler.

and she said, "listen. the cut-off date to start kindergarten was september 15."
sonra bana dedi ki "dinle. anaokuluna kaydolmak için 15 eylül'den önce doğmuş olman gerekiyordu."

no, if you want to know what society's going to be like in 20 years, ask a kindergarten teacher.
hayır, gerçekten toplumda gelecek 20 yılda nerede olacağını öğrenmek istiyorsanız, bunu bir ana okulu öğretmenine sormalısınız.

all over chicago in every kindergarten class in the city, every teacher is saying the same words in the same way on the same day.
chicago'nun her tarafındaki bütün anaokullarında bütün öğretmenler, aynı günde, aynı kelimeleri, aynı şekilde söylüyor.

==plot==lucas is a member of a close-knit danish community and works at a local kindergarten.
==konu==birbirine sıkı sıkıya bağlı olan bir danimarka kasabasında yaşayan lucas, yerel bir anaokulunda çalışmaktadır.

and a friend of mine, april, who i've had since kindergarten, she thanks her children for doing their chores.
ve ana okulundan beri bir arkadaşım olan april, çocuklarına kendi günlük işlerini kendileri yaptığı için teşekkür eder.