Vous avez cherché: ligesindede (Danois - Turc)

ligesindede mødes.
kafa kafaya vermek iyi fikir.

- ligesindede sjæle.
- kafa denkleri. - tabi ki.

vi er vist ligesindede
aynı karanlık yollardayız.

bortset fra ligesindede.
onunla aynı fikirde olanlar hariç.

jeg har ligesindede verden over.
dünyanın her yerinde dostlarım var.

kom, så kan de møde ligesindede.
- yeni insanlarla tanışmak isterseniz sizi de bekleriz. - olur, gelirim.

den har tiltrukket andre ligesindede.
fikir diğerlerini çeker... aynı fikirde olanları.

et individ. mere end din ligesindede.
senin eşitin değildi.

- måske bør du være blandt ligesindede.
hayır. kötü durumda olan sadece sen değilsin.

og jeg ønsker det samme for alle ligesindede.
keşke herkes benim gibi olsa.

jeg hører, at han leder efter ligesindede.
benzer düşünen birilerini aradığını duydum.

- en del af en større gruppe af ligesindede.
fikir birliği sağladığımız büyük bir teşkilat için çalışıyordum.

bedre end du egentlig er. du og dine ligesindede.
gerçek "sen"den ve içinde yaşattığın senin gibilerden!

de som sætter dig i forbindelse med ligesindede organisationer.
bunlar seni benzer fikirdeki organizasyonlarla iletişime sokar.

et sted, hvor ligesindede samles for at udveksle ideer.
benzer düşünceyi paylaşan bireylerin fikirlerini özgürce tartıştığı bir yer.

de og deres ligesindede udnytter skamløst deres privilegier.
siz ve elindeki ayrıcalıkları hayasızca kullanan sizin gibiler.

jeg gik på indian hills for at være sammen med ligesindede.
indian hills'e gitme sebebim; öğrenmek ve akranlarımla olmaktı.

de to ligesindede sjæle stoppede et sted mere, før de tog hjem.
ve bu iki kafa dengi eve ulaşmadan önce son bir durağa uğrarlar.

for at konferere og slå mit kloge hoved sammen med ligesindede.
diğer büyücü kardeşlerimle görüşmek, sohbet ve arkadaşlık etmek için.

- skulle vi ikke være enige? - han bør være med ligesindede.
bunda ortak bir karar alacağımızı sanmıştım.