Vous avez cherché: mke wangu (Swahili - Turc)

mke wangu
eşimin

na mke wangu ni tasa.
bana lütf-u kereminden öyle bir vâris nasib et ki bana da, yâkub hanedanına da vâris olsun.

mke
زوجتي

alipo sema mke wa imran: mola wangu mlezi!
İmran'ın karısı şöyle demişti: "rabbim!

vipi nitapata mwana na hali ukongwe umenifikia, na mke wangu ni tasa?
bana ihtiyarlık gelip çattı, karım ise kısırdır." dedi.

na hakika mimi nawakhofia jamaa zangu baada yangu. na mke wangu ni tasa.
"doğrusu ben, arkamdan gelecek yakınlarım adına korkuya kapıldım, benim karım da bir kısır (kadın)dır.

vipi nitakuwa na mwana na hali mke wangu ni tasa, na mimi nimesha fikia ukongwe katika uzee?
karım da kısırdır. ben ise ihtiyarlığın son sınırına vardım."

na hakika mimi nawakhofia jamaa zangu baada yangu. na mke wangu ni tasa. basi nipe mrithi kutoka kwako.
benden sonra yerime geçecek, mirasıma konacak yakınlarımdan endişelenmekteyim, karım da kısır, sen bana katından bir oğul ihsan et de.

akasema zakariya: mola wangu mlezi! vipi nitapata mwana na hali ukongwe umenifikia, na mke wangu ni tasa?
dedi ki: "rabbim, bana gerçekten ihtiyarlık ulaşmışken ve karım da kısırken nasıl bir oğlum olabilir?"

alipo sema mke wa imran: mola wangu mlezi! nimekuwekea nadhiri kilichomo tumboni mwangu kuwa wakfu; basi nikubalie.
an o zamanı ki İmran'ın zevcesi, ya rabbi demişti, karnımdakini, azatlı bir kul olmak üzere sana adadım, kabul et.

akasema: ewe mola wangu mlezi! vipi nitakuwa na mwana na hali mke wangu ni tasa, na mimi nimesha fikia ukongwe katika uzee?
dedi ki: "rabbim, karım kısır (bir kadın) iken, benim nasıl oğlum olabilir? ben de yaşlılığın son basamağındayım."

na mwingine akasema: nimeoa mke, kwa hiyo siwezi kuja.
‹‹yine bir başkası, ‹yeni evlendim, bu nedenle gelemiyorum› dedi.

alipo mwambia hayo, huyo mke akasema: nani aliye kwambia haya?
peygamber bunu ona haber verince eşi: "bunu sana kim söyledi?" dedi.

alipo sema mke wa imran: mola wangu mlezi! nimekuwekea nadhiri kilichomo tumboni mwangu kuwa wakfu; basi nikubalie. hakika wewe ndiye mwenye kusikia na mwenye kujua.
İmran'ın karısı demişti ki: "rabbim, karnımda olanı tam hür olarak sana adadım, benden kabul buyur; şüphesiz sen işitensin, bilensin."

basi alipo litangaza yule mke, na mwenyezi mungu akamdhihirishia mtume, alimjuvya sehemu na akaacha sehemu nyengine.
derken o (eşlerinden biri), bunu haber verip allah da ona bunu açığa vurunca, o da (peygamber) bir kısmını açıklamış bir kısmını (söylemekten) vazgeçmişti.

na mkichelea kutakuwapo mfarakano baina ya mke na mume basi pelekeni muamuzi kutokana na jamaa za mume, na muamuzi kutokana na jamaa za mke.
(kadın ile kocanın) aralarının açılmasından korkarsanız, bu durumda erkeğin ailesinden bir hakem, kadının da ailesinden bir hakem gönderin.

akasema zakariya: mola wangu mlezi! vipi nitapata mwana na hali ukongwe umenifikia, na mke wangu ni tasa? akasema: ndivyo vivyo hivyo, mwenyezi mungu hufanya apendavyo.
"rabbim, ben yaşlı ve karım kısırken nasıl olur da bir oğlum olur," deyince, o, "evet; ama allah dilediğini yapar," dedi.

"yeyote anayemwacha mke wake na kuoa mwingine, anazini; na yeyote anayemwoa mwanamke aliyepewa talaka, anazini.
‹‹karısını boşayıp başkasıyla evlenen zina etmiş olur. kocasından boşanmış bir kadınla evlenen de zina etmiş olur.››