Vous avez cherché: bir şey isteyeceğim senden (Turc - Anglais)

senden bir şey beklemiyorum.
i don't expect anything from you.

asla senden bir şey gizlemedim.
i never concealed anything from you.

masada senin için bir şey var.
there's something for you on the table.

onun bir imzasını isteyeceğim. yazmak için bir şeyin var mı?
i'm going to ask him for an autograph. do you have anything to write with?

bana senin bir şey sakladığını söylendi.
something tells me that you're hiding something.

senin için alabileceğim bir şey var mı?
is there something i can get for you?

seni kötü hissettiren bir şey çizmen lazım.
you have to draw something that makes you feel bad.

beklenmedik bir şey olmazsa seni yarın görebileceğim.
i will be able to see you tomorrow unless something unexpected turns up.

bu iş senin imtihanından başka bir şey değildir.
will you destroy us for something the foolish among us have done?

bu iş, senin imtihanından başka bir şey değildir.
will you destroy us for what the fools amongst us did?

senin ingilizce kompozisyonun neredeyse istenecek bir şey bırakmıyor.
your english composition leaves almost nothing to be desired.

bu, ancak senin bir sınamandan başka bir şey değil.
it is but thy trial (of us).

tom'a zarar verecek bir şey yaparsan, seni öldürürüm.
if you ever do anything to hurt tom, i'll kill you.

bu (iş), senin imtihanından başka bir şey değildir.
it is but thy trial (of us).

peygamber'in eşlerinden bir şey isteyeceğinizde onu perde arkasından isteyin.
and if you were to ask the wives of the prophet for something, ask from behind a curtain.

ey muhammed! sana senden önceki peygamberlere söylenenden başka bir şey söylenmiyor.
naught is said to thee but what already was said to the messengers before thee.

onlardan (peygamberin eşlerinden) bir şey isteyeceğiniz zaman, perde arkasından isteyin.
and if you were to ask the wives of the prophet for something, ask from behind a curtain.

allah gerçeği söylemekten çekinmez. peygamber'in eşlerinden bir şey isteyeceğinizde onu perde arkasından isteyin.
and when ye ask of them aught, ask it of them from behind a curtain.

bence senin sorunun insanlar bir şeyler açıklarken dikkatlice dinlememen.
i think your problem is that you don't listen carefully when people are explaining things.

peygamber'in eşlerinden bir şey isteyeceğinizde onu perde arkasından isteyin. bu sayede sizin gönülleriniz de, onların gönülleri de daha temiz kalır.
(to honour the holy prophet – peace and blessings be upon him – is part of faith.