Hai cercato la traduzione di asla öyle bir cümle yapmasaydım da Turco a Francese

Öyle bir rab ki kalemle öğretmiştir.
qui a enseigné par la plume [le calame],

malı öyle bir seviyorsunuz ki, yığmacasına.
et aimez les richesses d'un amour sans bornes.

o öyle bir şey yapacak son adamdır.
il n'est pas du genre à faire une chose pareille.

oysa mirası öyle bir yiyorsunuz ki, haramhelal gözetmeden.
qui dévorez l'héritage avec une avidité vorace,

geriye kalanların üzerine öyle bir yağmur yağdırdık ki!
et nous avons fait pleuvoir sur eux une pluie.

o gün, cehennemi, inkârcılara öyle bir sunmuşuzdur ki!...
et ce jour-là nous présenterons de près l'enfer aux mécréants,

fakat onlar öyle bir kavimdirler ki, korkudan ödleri patlıyor.
mais ce sont des gens peureux.

vallahi, öyle bir durumda benden ayrılmakta mazur sayılacaksın."
tu seras alors excusé de te séparer de moi».

Önce bir dosya adı seçmelisiniz
vous devez d'abord sélectionner un nom de fichier

onların üzerlerine öyle bir yağmur indirdik ki, ne kötü idi uyarılanların yağmuru!
et nous fîmes pleuvoir sur eux une pluie (de pierres). et quelle mauvaise pluie que celle des gens prévenus!

biz, zalimlere öyle bir cehennem hazırladık ki, onun duvarları kendilerini çepe çevre kuşatmıştır.
nous avons préparé pour les injustes un feu dont les flammes les cernent.

bundan önce bir ömür boyu aranızda yaşadım.
je suis bien resté, avant cela, tout un âge parmi vous.

aramaya başlamadan önce bir ldap sunucusu seçmelisiniz.
vous devez sélectionner un serveur ldap avant d'effectuer une recherche.

devam etmeden önce bir yazıcı veya yazıcı programı eklemelisiniz
vous devez sélectionner une imprimante ou ajouter un programme d'impression avec de continuer

bu fonksiyonu kullanmadan önce bir lokal çalışma kopya dizini oluşturmak zorundasınız
vous devez paramétrer un dossier de copie de travail locale avant de pouvoir utiliser cette fonction & #160;!

bu yüzden, (öyle bir) saptılar ki, artık (doğru) yolu bulamayacaklardır.
ils s'égarent donc et sont incapables de trouver un chemin (vers la vérité).

ağda biraz önce bir plasma gereci yayınlandı:% 1 -% 2
un nouvel élément graphique est devenu disponible sur le réseau & #160;: %1 - %2

bağlantı kesilmeden önce bir yazılımı çalıştırmanızı sağlar. yazılımdan çıkılana kadar bağlantı açık kalacaktır.
vous permet d'exécuter un programme avant que la connexion ne soit arrêtée. la connexion restera établie jusqu'à l'arrêt du programme.

devam etmeden önce bir hesap açmalısınız. Şu anda bir hesap açmak istiyor musunuz?
vous devez créer un compte avant de pouvoir continuer.\nvoulez-vous en créer un maintenant ?

(Öyle) bir fitneden sakının ki, aranızdan yalnız haksızlık edenlere erişmekle kalmaz (hepinize erişir).
et craignez une calamité qui n'affligera pas exclusivement les injustes d'entre vous.