検索ワード: konuşmak istemiyor musun? (トルコ語 - 英語)

gitmek istemiyor musun?
don't you want to go?

kimse konuşmak istemiyor.
no one wants to speak.

tom mary ile konuşmak istemiyor.
tom doesn't want to talk to mary.

sen para kazanmak istemiyor musun?
do you not want to earn more money?

tom'u durdurmak istemiyor musun?
don't you want to stop tom?

canım kimseyle konuşmak istemiyor.
i don't feel like talking with anyone.

daha çok para harcamak istemiyor musun?
don't you want to spend more money?

ne istediğimi bana sormak istemiyor musun?
don't you want to ask me what i want?

o, o konu hakkında konuşmak istemiyor.
she doesn't want to talk about it.

canım bugün fransızca konuşmak istemiyor.
i don't feel like speaking french today.

tom, özel hayatı hakkında konuşmak istemiyor.
tom doesn't want to talk about his private life.

tom bunun hakkında daha fazla konuşmak istemiyor.
tom doesn't want to talk about this anymore.

İstemiyor musun?
do you not want?

gerçekten şu anda canım tom'la konuşmak istemiyor.
i really don't feel like talking to tom right now.

konuşmak istemiyorum.
i don't want to talk.

sosyalist parti yetkilileri, bugün milosevic hakkında konuşmak istemiyor.
socialist party officials are today reluctant to talk about milosevic.

ben seninle konuşmak istemiyorum.
i don't want to talk to you.

canın sinemaya gitmek istemiyor mu?
don't you feel like going to the movies?

ben onun hakkında konuşmak istemiyorum.
i don't want to talk about it.

bazı kişiler onlar hakkında konuşmak istemiyor. ben bu gece onlar hakkında konuşmak için buradayım.
some people don't want to talk about them. i'm here to talk about them tonight.