전문 번역가, 번역 회사, 웹 페이지 및 자유롭게 사용할 수 있는 번역 저장소 등을 활용합니다.
we're dealing with it.
onunla ilgileniyoruz.
마지막 업데이트: 2014-02-01
사용 빈도: 1
품질:
i know what i'm dealing with.
ne ile ilgilendiğimi biliyorum.
마지막 업데이트: 2014-02-01
사용 빈도: 1
품질:
i am dealing with animal husbandry.
hayvancılıkla uğraşıyorum.
마지막 업데이트: 2013-02-11
사용 빈도: 2
품질:
추천인:
but we were dealing with a particular scientific issue back then.
sonrasında özel bir bilimsel konuyla ilgilenmeye başladık.
마지막 업데이트: 2015-10-13
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
tom has trouble dealing with people like mary.
tom'un mary gibi insanlarla başetme sorunu var.
마지막 업데이트: 2014-02-01
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
they proved unprepared for dealing with such a risk, angelov told setimes.
setimes'a konuşan angelov, şirketlerin böyle bir riske karşı hazırlıksız olduğunun ortaya çıktığını belirtti.
마지막 업데이트: 2016-01-20
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
a lot of people are dealing with allergies now.
birçok insan artık allerjilerin üstesinden geliyorlar.
마지막 업데이트: 2014-02-01
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
a lot of people are dealing with hay fever now.
birçok insan artık saman nezlesinin üstesinden geliyorlar.
마지막 업데이트: 2014-02-01
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
i don't feel like dealing with tom right now.
Şimdi canım tom'la ilgilenmek istemiyor.
마지막 업데이트: 2014-02-01
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
in some cases we are even dealing with terrorist organisations.
bazı durumlarda terör örgütleriyle de karşılaştığımız oluyor.
마지막 업데이트: 2016-01-20
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
and we have among states a reluctance in dealing with them.
ve devletler arasında, onlarla diyalog kurma konusunda çekincemiz var.
마지막 업데이트: 2015-10-13
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
the fourth best problem is malaria -- dealing with malaria.
dikkate alınması gereken öncelikli dördüncü sorun sıtma - sıtmayla başa çıkma.
마지막 업데이트: 2015-10-13
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
because that's the consequence of not dealing with this stuff.
Şu an düzeltmezsek olacak olan budur.
마지막 업데이트: 2015-10-13
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
because normally, your body is dealing with this problem all the time.
Çünkü normalde, vücudunuz bu sorunla sürekli yüzleşiyor.
마지막 업데이트: 2015-10-13
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
geodynamics is a subfield of geophysics dealing with dynamics of the earth.
jeodinamik jeofizik biliminin yeryüzü dinamiği ile ilgilenen bir alt dalıdır.
마지막 업데이트: 2016-03-03
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
"we are dealing with extremely sophisticated and well organised crime syndicates.
jensen,"son derece sofistike ve iyi örgütlenmiş suç şebekeleriyle karşı karşıyayız.
마지막 업데이트: 2016-01-20
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
경고: 보이지 않는 HTML 형식이 포함되어 있습니다
"uniformed policemen . are showing far more cordiality in dealing with citizens.
İnsan hakları avukatlar komitesinden milan simiç, "Üniformalı polisler ... vatandaşlarla ilişkilerinde çok daha içten davranıyor.
마지막 업데이트: 2016-01-20
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
경고: 보이지 않는 HTML 형식이 포함되어 있습니다
adaptation means assessing and dealing with the vulnerability of human and natural systems.
uyum sağlama, beşeri ve doğal sistemlerin korunmasızlığını değerlendirmek ve bununla mücadele etmek anlamına gelmektedir.
마지막 업데이트: 2014-02-06
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
albanians face another year of dealing with visas and border officials. [eu]
arnavutlar'ı, vizeler ve sınır yetkilileriyle uğraşacakları bir yıl daha bekliyor. [ab]
마지막 업데이트: 2016-01-20
사용 빈도: 1
품질:
추천인:
municipal actions like the creation of welfare grocery shops and pharmacies are all working towards dealing with a new emerging social reality.
belediyelerin girişimiyle kurulan halk pazarları ve eczaneler, ülkenin bu yeni toplumsal gerçeğiyle mücadele edebilmek için çalışıyor.
마지막 업데이트: 2016-01-20
사용 빈도: 1
품질:
추천인: