검색어: neighbor;neighbor (영어 - 터키어)

neighbor
komşu

my neighbor
komşum

nearest neighbor
en yakın komşu

tom is a neighbor.
tom bir komşu.

i'm your neighbor.
komşunum.

tom is a good neighbor.
tom, iyi bir komşu.

tom is mary's neighbor.
tom mary'nin komşusudur.

%1's neighbor radio
% 1 için komşu radyo

i'm tom's neighbor.
tom'un komşusuyum.

he was displeased with his neighbor.
komşusundan memnun değildi.

my neighbor was arrested last night.
komşum dün gece tutuklandı.

it's called "the neighbor."
adı "komşu."

i saw tom kill the neighbor's cat.
tom'un komşunun kedisini öldürdüğünü gördüm.

i had an interesting conversation with my neighbor.
komşumla ilginç bir sohbetim var.

i appreciated my neighbor's generous offer.
komşumun cömert teklifini takdir ettim.

my neighbor's dog won't eat dry dog food.
komşumun köpeği kuru köpek maması yemez.

she played mary feur, a mysterious next-door neighbor.
filmde gizemli kapı komşuları mary feur'ü canlandırdı.

she's my sister, my wife, my cousin, my neighbor.
o benim kızkardeşim, karım, kuzenim, komşum.

* cosmo kramer (michael richards) – kramer is jerry's "wacky neighbor".
* cosmo kramer (michael richards)— kramer, jerry’nin kaçık komşusu ve arkadaşıdır.

"embattled neighbors: syria, israel, and lebanon".
"embattled neighbors: syria, israel, and lebanon".