검색어: signaled;signaled (영어 - 터키어)

signaled system error
sinyallenmiş sistem hatası

he signaled them to stop.
o, durmaları için onlara sinyal verdi.

i signaled the car to go slow.
arabaya yavaş gitmesi için sinyal verdim.

this signaled the start of agriculture.
bu tarımın başlangıcının sinyaliydi.

he signaled that i should follow him.
o, benim onu izlemem gerektiğinin işaretini verdi.

he also signaled the window is open for a possible compromise.
zrvenkovski, olası bir uzlaşmaya kapılarının açık olduğunun sinyalini de verdi.

the so-called albanian national army has signaled new destabilisation.
arnavutluk ulusal ordusu, yeni bir istikrarsızlığın sinyallerini veriyor.

for women, wearing a bikini signaled a kind of second liberation.
bikini, kadınlar için tasarlanmış, yüzmede kullanılan bir mayo türüdür.

tuesday's talks signaled a new period between the two allies.
salı günkü görüşmede iki müttefik arasında yeni bir dönemin sinyali verildi.

rohan signaled that the un security council might soon have to decide the matter.
elçi yardımcısı, bm güvenlik konseyi'nin yakında konu hakkında karar vermek zorunda kalabilacağinin sinyalini verdi.

but the communists, so far, have not signaled that they are in any mood for compromise.
fakat komünistler şimdilik uzlaşmaya niyetli değil.

then your lord signaled to the angels: ‘i am indeed with you; so steady the faithful.
rabbin meleklere vahyediyordu ki: “muhakkak ben sizinle beraberim, haydi siz de müminlere sebat ve cesaret verin.

europol's head says that over the past two years, the government has signaled its determination.
europol başkanı, hükümetin son iki yıldır kararlılık işaretleri verdiğini söyledi.

and he came out to his people, from the sanctuary, and signaled to them to praise morning and evening.
(zekeriyya), ma'bedden kavminin karşısına çıkıp onlara: "sabah akşam (rabbinizi) tesbih edin!" diye işaret etti.

however, stanishev and the bsp have signaled that they may prefer an alternate outcome: early elections.
ancak stanişev ile bsp alternatif bir sonucu tercih edebileceklerinin sinyallerini verdiler: o da erken seçim.

the referenda in france and the netherlands signaled considerable anguish regarding immigration, globalisation and the fate of the welfare state.
franse ve hollanda’da yapılan referandumların sonuçları, göç, küreselleşme ve refah devletinin kaderi ile ilgili ciddi bir endişe yaşandığının habercisi.

he also signaled that his government is working to persuade two top suspects, retired generals nebojsa pavkovic and sreten lukic, to surrender.
başbakan ayrıca, hükümetinin iki baş zanlı, emekli generaller nebojsa pavkoviç ve sreten lukiç'i teslim olmaya ikna etmek için çaba gösterdiğinin de işaretini verdi.

the hss will take nine seats in the incoming parliament, and tomcic has signaled that he might consider joining a hdz-led rightist coalition.
hss yeni mecliste dokuz sandalyeye sahip olurken, tomciç hdz önderliğinde bir sağ koalisyona katılmayı düşünebileceğinin işaretlerini verdi.

so he came out to his people from the prayer chamber and signaled to them to exalt [allah] in the morning and afternoon.
(zekeriyya), ma'bedden kavminin karşısına çıkıp onlara: "sabah akşam (rabbinizi) tesbih edin!" diye işaret etti.

turkey signaled before cheney's visit that it is unwilling to commit combat troops to afghanistan, in light of the ongoing struggle against the pkk.
türkiye cheney'nin ziyareti öncesinde, pkk'ya karşı sürdürülen mücadele ışığında afganistan'a asker gönderme sözü vermeye istekli olmadığının sinyalini verdi.