검색어: zaten bu grupta var (터키어 - 영어)

bunlar bu grupta çalışan insanlar.
these are more people working for this group.

zaten bu aldığımız pek az bir zahiredir."
that additional supply will be easily secured."

zaten bu seferki bize yetmeyecek kadar da az.
that additional supply will be easily secured."

bu grup içinde rekabet var.
within this team there's competition.

ama fujifilm finepix f200exr fotoğraf makinesinin amacı da zaten bu.
and this is also what the fujifilm finepix f200exr is made for.

tüm hayatları boyunca gördükleri zaten buydu.
that's what they had all their lives.

musa: "İstediğimiz zaten buydu" dedi.
[moses] said, "that is what we were seeking."

onlar zaten bu tavırlarıyla sıkıntının içine düşmüşlerdir; kafirleri cehennem kuşatmaktadır.
have not such men fallen into temptation? and surely gehenna encompasses the unbelievers.

zaten bu baraj konusu nedeniyle, nüfusu 3700'den 3200'e düştü.
as a result of this dam issue, the population already fell from 3700 to 3200.

ama zaten bunun üzerinden yüz yılı aşkın zaman geçmiş.
but in any case, that was more than 100 years ago.

bu gruptan kaldır.
remove from current group.

ben bu grubu dinliyorum.
i'm listening to this band.

bu, gruplardan bir tanesiydi.
this was one of the groups.

bu grup 1990'da kuruldu.
the group was founded in 1990.

benim okulun bir grubu var.
my school has a band.

bu grupla kendimi tanıtmak istemiyorum.
i don't want to identify myself with that group.

bu grubun hangi insanları önemli?
which people of this group are important?

ortak grubumuz var a şurada şu kampanya varmış.
we have a common group where we share the campaigns or so.

genelde 4 kişi gideriz biz, bizim bir grubumuz var.
usually we go a group of 4 people.

bizim tarafımızda değillerse bize karşı oldukları düşünülen gruplar var.
there are those who, if they're not with us, are against us.