Je was op zoek naar: veronderstel (Afrikaans - Turks)

- en hulle veronderstel leier?
peki ya sözüm ona liderleri?

ek word veronderstel nie te praat.
bir şey söylememem gerekiyor.

dit is veronderstel om begrawe te bly.
bunun gömülü kalması gerekiyordu.

ek is veronderstel maar met die een te help.
benim sadece ona yardım etmem gerekiyordu.

ek veronderstel, dat dit die plan vir almal op jou lys is.
tahmin ediyorum ki, listendeki herkes için plan bu.

hierdie helper nutsprogramme is nie veronderstel om direk geroep te word nie
bu yardım uygulaması doğrudan çağrılamaz.

die veronderstel tydelike lêer% 1 is veranderd. wil jy nogsteeds dit verwyder?
görünüşe bakılırsa% 1 dosyası değiştirilmiş. hala değişiklikleri silmek istiyor musunuz?

en simon antwoord en sê: ek veronderstel dié een aan wie hy die meeste geskenk het. en hy antwoord hom: jy het reg geoordeel.
simun, ‹‹sanırım, kendisine daha çok bağışlanan›› diye yanıtladı. İsa ona, ‹‹doğru söyledin›› dedi.

gibbs, ek het net klop, maar ek weet dat jy dat haat, maar, dit is werklik belangrik en ek veronderstel as dit belangrik is, dat ek mag steur nie.
gibbs, merhaba, kapıyı çalacaktım ama bundan nefret ettiğini biliyorum ama bu gerçekten önemli ve önemliyse seni çıkarmanın sorun olmadığını farz ediyorum ve bu gerçekten önemli.

- ons kan veronderstel, dat iewers op pad na huis haar identifikasie gesteel is en gebruik is deur, wie dit ook is, om 'n nuwe identiteit te skep.
söyleyebileceğimiz en iyi şey, eve dönüşü sırasında ordu kimliği çalınmış ve bunu yapan kimse yeni bir kimlik yaratmak için kullanılmış.