Je was op zoek naar: thirza (Duits - Turks)

der könig zu thirza. das sind einunddreißig könige.
ve tirsa kralı. toplam otuz bir kral.

da das baesa hörte, ließ er ab zu bauen rama und zog wieder gen thirza.
baaşa bunu duyunca ramanın yapımını durdurup tirsaya çekildi.

du bist schön, meine freundin, wie thirza, lieblich wie jerusalem, schrecklich wie heerscharen.
sancak açmış bir ordu kadar görkemli. ‹‹hoş, güzel›› anlamına gelir.

und baesa entschlief mit seinen vätern und ward begraben zu thirza. und sein sohn ela ward könig an seiner statt.
baaşa ölüp atalarına kavuşunca, tirsada gömüldü ve yerine oğlu ela kral oldu.

und das weib jerobeams machte sich auf, ging hin und kam gen thirza. und da sie auf die schwelle des hauses kam, starb der knabe.
yarovamın karısı oradan ayrılıp tirsaya döndü. evinin eşiğine varınca çocuk öldü.

im sechundzwanzigsten jahr asas, des königs juda's, ward ela, der sohn baesas, könig über israel zu thirza zwei jahre.
yahuda kralı asanın krallığının yirmi altıncı yılında baaşa oğlu ela tirsada İsrail kralı oldu ve iki yıl krallık yaptı.

im einunddreißigsten jahr asas, des königs juda's, ward omri könig über israel zwölf jahre, und regierte zu thirza sechs jahre.
yahuda kralı asanın krallığının otuz birinci yılında omri İsrail kralı oldu ve altı yılı tirsada olmak üzere toplam on iki yıl krallık yaptı.

dazumal schlug menahem tiphsah und alle, die darin waren, und ihr gebiet von thirza aus, darum daß sie ihn nicht wollten einlassen, und schlug alle ihre schwangeren und zerriß sie.
o sırada menahem, tirsa kentinden başlayarak, tifsah kentine ve çevresinde yaşayan herkese saldırdı. Çünkü kentin kapısını kendisine açmamışlardı. herkesi öldürüp gebe kadınların karınlarını bile yardı.

aber sein knecht simri, der oberste über die hälfte der wagen, machte einen bund wider ihn. er war aber zu thirza, trank und war trunken im hause arzas, des vogts zu thirza.
savaş arabalarının yarısına komuta eden zimri adındaki bir görevlisi ona düzen kurdu. ela o sırada tirsada sarayının sorumlusu arsanın evinde içip sarhoş olmuştu.

aber zelophehad, der sohn hephers, des sohnes gilead, des sohnes machir, des sohnes manasses, hatte keine söhne, sondern töchter, und ihre namen sind diese: mahela, noa, hogla, milka, thirza;
bunlardan manaşşe oğlu, makir oğlu, gilat oğlu, hefer oğlu selofhatın erkek çocuğu olmadı; yalnız mahla, noa, hogla, milka ve tirsa adında kızları vardı.