Je was op zoek naar: he broke my dreams (Engels - Turks)

he broke my heart.
o kalbimi kırdı.

he's broke.
o, beş parasızdır.

he broke his word.
o sözünü tutmadı.

he broke his left arm.
o, sol kolunu kırdı.

the vase that he broke is my aunt's.
onun kırdığı vazo halamındı.

"what about my dreams?
"what about my dreams?

he broke his leg skiing.
kayak yaparken bacağını kırdı.

oh, they broke my frame.
ah, çerçevemi kırdılar.

he broke in on our conversation.
o, bizim konuşmamızı kesti.

you're the girl of my dreams.
sen rüyalarımın kızısın.

he broke his arm playing soccer.
futbol oynarken kolunu kırdı.

he broke the flower vase on purpose.
kasıtlı olarak vazoyu kırdı.

i don't want to tell you my dreams.
hayallerimi sana anlatmak istemiyorum.

he broke down when he heard the bad news.
kötü haberi duyduğunda ruhen yıkıldı.

he broke off in the middle of his speech.
konuşmasının ortasında sustu.

he broke himself of the bad habit of smoking.
kötü sigara alışkanlığından vazgeçti.

he broke his promise, which was a big mistake.
büyük bir hataydı ki, o caydı.

and i almost broke my leg dancing to his music.
neredeyse onun müziğiyle dans etmekten bacağımı kıracaktım.

i broke my leg in two places during a skiing mishap.
ben, bir kayak kazası sırasında iki yerden bacağımı kırdım.

he broke down completely on hearing of his daughter's death.
kızının ölümünü duyunca tamamen yere yığıldı.