Je was op zoek naar: scary (Engels - Turks)

scary movie
korkunç bir film

it was scary.
korkutucuydu.

it's scary.
hem de insanı korkutacak kadar.

twitter is scary
twitter çok korkutucu.

change is scary.
değişim korkutucu.

it's too scary.
bu çok korkutucu.

it may even feel scary.
hatta korkunç bile olabilir.

you're kind of scary.
biraz korkutucusun.

and they're pretty scary.
ve oldukça korkutucular.

a scary embossed pagan mask
name

it is still a little scary.
o hâlâ biraz korkutucudur.

scary movies will frighten the children.
korkutucu filmler çocukları korkutur.

my brother likes watching scary movies.
erkek kardeşim korku filmleri seyretmeyi sever.

and some days, that can even be a little scary.
ve bazı günler, bu biraz da korkutucu olabiliyor.

and you can come back out through the scary orangutan.
ve korkunç orangutandan geriye doğru gelebilirsiniz.

it's scary what a pain can do to a person
bir acının insana yapabilecekleri korkutucu

but here's a scary one: divorce is contagious.
ama işte korkutucu bir gerçek: boşanmak bulaşıcı birşey.

but it turns out sometimes, poetry can be really scary.
ancak bazen de şiirin gerçekten korkutucu olduğu ortaya çıkıyor.

they were making scary faces to play the caricature of themselves.
kendilerini karikatürize etmek için korkunç surat ifadeleri takınıyorlardı.

that was the most scary thing i've ever done in my life!
bu hayatımda yaptığım en korkunç şeydi.