Je was op zoek naar: to handle (Engels - Turks)

how to handle images
resimleri...

this car is easy to handle.
bu arabanın kullanımı kolay.

unable to handle url %1
% 1 adresi kullanılamadıname of translators

this machine is easy to handle.
bu makineyi idare etmek kolaydır.

that's the way to handle this.
bu işin çözümü budur.

tom knows how to handle a rifle.
tom bir tüfeği nasıl tutacağını bilir.

how are we going to handle insurance?
sigorta işini nasıl halledeceğiz?

i don't know how to handle children.
Çocuklarla nasıl başa çıkacağımı bilmiyorum.

it is difficult for me to handle the case.
durumla başa çıkmak benim için zor.

choose how you prefer to handle pop-ups
açılır pencereleri yönetmek istediğinizi seçin

he doesn't know how to handle children.
Çocuklarla nasıl baş edeceğini bilmez.

python script that demonstrates how to handle variables
değişkenlerin nasıl işleneceğini gösteren python betiği

i'm sure tom will be able to handle this job.
tom'un bu işin üstesinden gelebileceğine eminim.

this is a very acceptable size which is easy to handle.
bu, kullanması ve idare etmesi oldukça makul seviyede bir dosya boyutu.

unable to handle '%1 'due to an unsupported format.
biçimi desteklenmediği için '% 1' işlenemiyor.

he said a committee is being formed to handle the bid.
pekoviç, bu hedef doğrultusunda çalışacak bir komite kurulmakta olduğunu da belirtti.

are kosovo judges and prosecutors able to handle such cases?
kosovalı hakim ve savcılar bu gibi davaları görebiliyorlar mı?

unable to handle the following files due to an unsupported format
desteklenmeyen biçimden dolayı aşağıdaki dosyalar ele alınamıyor

a space separated list of protocols you want this runner to handle.
bu çalıştırıcının kullanmasını istediğiniz protokollerin boşluk ile ayrılmış listesi.

citigroup was hired to handle macedonia's first eurobond issue.
citigroup makedonya'nın çıkardığı ilk eurobond tahvillerinin yönetimi için kiralandı.