Je was op zoek naar: will you do that cart task now (Engels - Turks)

what will you do now?
Şimdi ne yapacaksın?

will you do that for me?
bunu benim için yapar mısın?

can you do that?
onu yapabilir misin?

so why don't you do that now?
o halde neden şimdi bakmıyorsunuz?

how did you do that?
onu nasıl yaptın?

wait how did you do that
türkiyeli misin

and how do you do that?
ve bu nasıl yapılabilir?

so, how do you do that?
peki bunu nasıl yapıyorsunuz?

why didn't you do that?
bunu neden yapmadın?

what kind of work will you do?
ne tür iş yapacaksın?

okay, so how do you do that?
peki, bunu nasıl yaparsınız?

how many times did you do that?
onu kaç kez yaptın?

what will you do if you fail the exam?
sınavdan başarısız olursan ne yapacaksın?

i don't like it when you do that.
bunu sen yaptığında sevmiyorum.

you do that so much better than i can.
benim yapabildiğimden çok daha iyisini yaparsın.

if you do, that is a transgression in you.
allah’a itaatsizlikten sakının! allah size en uygun tutumu öğretiyor.

being an apprentice, you know, you do that.
bir çırak olarak da, bilirsiniz, böyle yapılır.

how do you do that? well, virtual reality.
bunu nasıl yapacağız peki? sanal gerçeklikle tabi.

you do know how to do that, don't you?
onu nasıl yapacağını biliyorsun, değil mi?

and that was my thinking of how would you do that.
bunu nasıl yapacağınıza dair düşüncem bu.