Je was op zoek naar: yes, a little bit (Engels - Turks)

a little bit closer.
biraz daha yakın.

ok, a little bit closer.
tamam, biraz daha yakın.

i was a little bit late.
biraz geçikmiştim.

i need a little bit off."
bundan bir parça kurtulmak istiyorum."

no but i know a little bit
cok tesekkur ediyorum

come in a little bit closer.
biraz daha yakına gelin.

i'm a little bit hungry.
ben biraz açım.

next question, a little bit harder.
sıradaki soru, birazcık daha zor

but it was a little bit boring.
ancak biraz sıkıcıydı.

can we move that up a little bit?
onu da azıcık yukarı çıkaramaz mıyız?

i'll tell you a little bit more.
konuyu biraz daha açayım.

a little bit of differential, but not much.
biraz daha farklı ama, çok değil.

a little bit like on this picture here.
burdaki resme benziyor.

i'll talk about that a little bit.
bundan daha sonra bahsedeceğim.

and played around with this a little bit.
ve biraz bu konuda araştırmalar yaptım.

dj: okay, so she was a little bit rough.
dj: evet o biraz kabaydı.

another example: a little bit more mathematical.
başka bir örnek: biraz daha matematiksel.

and also start with a little bit of statistics.
başlamanın iyi olacağını düşündüm.

it's all a little bit frightening, and emotional.
biraz ürkütücü ve dokunaklı.

a little bit more recently, i got involved personally.
biraz daha sonra, kişisel olarak bu konuyla ilgilendim.