Je was op zoek naar: you are your words (Engels - Turks)

you are your only limit
आप अपनी एकमात्र सीमा हैं

weigh your words well.
sözlerini iyi tart.

here are your keys.
İşte anahtarların.

are your eyes bad?
gözlerin kötü mü?

what are your hobbies ?
hobilerin nelerdir ?

where are your sweetheart
seni çok özledim bebeğim.

are your hands clean?
ellerin temiz mi?

hi. how are your doing?
selam. nasıl gidiyor?

they are your avowed enemies.
gerçekten kâfirler sizin besbelli olan düşmanlarınızdır. [73,20]

for us are our deeds, and for you are your deeds.
biz işlediğimizden, siz de işlediğinizden sorumlusunuz.

you must be faithful to your word.
sözüne sadık olmalısın.

where are your credit cards?
kredi kartların nerede?

you will keep your word, won't you?
sözünü tutacaksın, değil mi?

whether you keep your words secret, or declare them—he is aware of the inner thoughts.
sizler, sözlerinizi gizleseniz de açıklasanız da birdir; o, kalblerde olanı bilir.

these are your words coming out of your mouths. god speaks the truth, and guides to the path.
allah gerçeği söyler ve o, doğru yola iletir.

they are your garments and you are their garments.
eşleriniz sizin elbiseleriniz, siz de eşlerinizin elbiselerisiniz.

these are yours.
bunlar senin.

i took your word for it.
bunun için sözünüzü aldım.

believers, do not be presumptuous with the messenger of god (in your deeds and in your words).
ey iman edenler! allah'ın ve resulünün huzurunda öne geçmeyin.

behold, i waited for your words; i gave ear to your reasons, whilst ye searched out what to say.
düşüncelerinizi dinledim.