Je was op zoek naar: istrijebi (Kroatisch - Turks)

istrijebi, jahve, sve usne lažljive i jezik hvastavi;
kim bize efendilik edebilir?›› derler.

de, istrijebi, bože, zlotvora, krvoloci nek' odstupe od mene!
ey eli kanlı insanlar, uzaklaşın benden!

a koji na krive skreæu putove nek' ih istrijebi jahve sa zloèincima! mir nad izraelom!
rab kötü uluslarla birlikte kovacak. İsrail'e esenlik olsun!

jer æe kralj poslušati svoju službenicu i izbaviti je iz ruku èovjeka koji hoæe da me istrijebi zajedno s mojim sinom iz božje baštine.
‹belki kral oğlumla beni öldürüp tanrının halkından yoksun bırakmak isteyenin elinden kurtarmayı kabul eder.›

kad jahve, bog tvoj, istrijebi narode èiju zemlju tebi daje te kad ih istjeraš i nastaniš se u njihovim gradovima i domovima,
‹‹tanrınız rab ülkelerini size vereceği ulusları yok ettiğinde ve siz bu ülkeleri mülk edinip kentlerine ve evlerine yerleştiğinizde,

ali onaj koji nešto uèini naumice, bio on domorodac ili stranac, taj na jahvu huli. takav neka se istrijebi izmeðu svoga naroda
‹‹ ‹yerli ya da yabancı biri bilerek günah işlerse, rabbe saygısızlık etmiştir. bu kişi halkının arasından atılmalı.

a kad jahve, bog tvoj, istrijebi narode na koje ideš da ih otjeraš s posjeda ispred sebe i kad ih otjeraš te se u njihovoj zemlji nastaniš,
‹‹tanrınız rab topraklarını alacağınız ulusları önünüzden yok edecek. topraklarını miras alıp orada yaşadığınızda

istrijebi se svako biæe s površja zemaljskog: èovjek, životinje, gmizavci i ptice nebeske, sve se izbrisa sa zemlje. samo noa ostade i oni što bijahu s njim u korablji.
rab insanlardan evcil hayvanlara, sürüngenlerden kuşlara dek bütün canlıları yok etti, yeryüzündeki her şey silinip gitti. yalnız nuhla gemidekiler kaldı.

i avijce, koji su živjeli po zaseocima sve do gaze, istrijebiše kaftorci koji su došli iz kaftora te se naseliše na njihovo mjesto.
gazzeye kadar uzanan köylerde yaşayan avvalıları da kaftordan gelen kaftorlular yok edip yerlerine yerleştiler.-