Je was op zoek naar: aksam geliyormusun bara ben gidiyorum (Turks - Engels)

ben gidiyorum
i am going.

ben gidiyorum.
i'm leaving.

İlk ben gidiyorum.
i'm leaving first.

ben gidiyorum. yarın görüşürüz.
i'm taking off. see you tomorrow.

"her neyse, ben gidiyorum."
"and anyway, i am going away."

burada ben gidiyorum, beni görüyor.
there i’m coming; she sees me.

ben gidiyorum ve bu şarkıları öğreniyorum ondan...
i'd go up and learn these old songs from her.

-ahmet abi, ben gidiyorum .dursun abi gelmiş.
-ahmet brother, i am leaving. dursun brother has come.

ca:sana atla dedi mi, yoksa sadece ''ben gidiyorum'' mu dedi
ca: did he tell you to jump, or he just said, "i'm out of here!" and ...

o, tam ben gidiyorken geldi.
he came just as i was leaving.

İsa yine onlara, ‹‹ben gidiyorum. beni arayacaksınız ve günahınızın içinde öleceksiniz. benim gideceğim yere siz gelemezsiniz›› dedi.
then said jesus again unto them, i go my way, and ye shall seek me, and shall die in your sins: whither i go, ye cannot come.

ama bakü’de yok işte, ben gidiyorum şu anda nahcıvan’a yani, yani işte, nahcıvan’a gidiyorum; gideceğim için tabi ki de mutluyum, keyifliyim işimi yapacağım, çok güzel yemekler yiyeceğim ama otel stresi beni şu anda anladın mı?
but there is no such service in baku. when i go to nakhchivan, of course, i am happy and pleased to go there, it is my job. i will eat very good foods, but finding a good hotel is stressful. have i made myself clear?