Je was op zoek naar: ben de daha uyanamadim (Turks - Engels)

belki de daha zor oldu.
this is maybe a little tough.

biz de daha yakından inceledik.
and we went down, investigated.

onlar daha sağlıklı oldular, ben de daha çok para kazandım.
they got healthier. i made more money.

bir kolunu daha kaldırıyor. ben de.
then he lifts another arm and i lift another arm.

güzel mi? belki de daha az.
beautiful? maybe lesser.

düşündüğünüzden de daha kolay. gerçekten öyle.
it is easier than you think. it really is.

sırt yüzgeci de daha az dik ve üçgendir.
the dorsal fin is also less erect and triangular.

İkincisi belki de daha alelade. hong kong.
the second is maybe more prosaic, which is hong kong.

adını aldığı ülkeden de daha uzun yaşadı.
it ended up outliving the country for which it was named.

belki de daha gerçek, daha güvenilir bir yol.
a way that is perhaps more real, more honest.

cinleri de, daha önce, dumansız ateşten yarattık.
and before him we created the jinn from smokeless fire.

ancak gidişata bakılırsa 2011'de daha da yükselebilir.
from the look of things, however, 2011 could a year in which he proves dominant.

ayrıca altyapı projelerine de daha fazla finansman sağlanmalı.
at the same time, the financing of infrastructure projects has to be increased.

ben de "tamam bunu yapamayız. o zaman biz de daha zor bişey yaparız " dedim
so, i said, "okay well we can't do that. then we can do something harder."

cini/İblis'i de daha önce kavurucu ateşten yaratmıştık.
and before him we created the jinn from smokeless fire.

o'nun verdiği mükâfat da daha hayırlıdır, netice de daha hayırlıdır.
he is best in rewarding, and best in requiting.

bozma moralini john. denizde daha çok balık var.
cheer up john. there are more fish in the sea.