Je was op zoek naar: müslüman (Turks - Engels)

müslüman
muslim

hala mı müslüman olmuyorsunuz?
(and say:) "will you now submit?"

hiç bir müslüman aile bulamazsınız.
you won't find a single muslim family here.

hala müslüman olmayacak mısınız?
are you going to submit?”

müslüman olmaktan gurur duymak
proud to be a muslim

artık müslüman olacak mısınız?
(and say:) "will you now submit?"

hristiyan, müslüman, yahudi olursunuz...
you become a christian, muslim, jew.

nasıl, artık müslüman oldunuz mu?
then, would you [not] be muslims?

müslüman oldular diye sana minnet etmektedirler.
(the bedouins tell you that) you owe them (a great deal) for their embracing islam.

bh'nin önde gelen müslüman siyasileri uzlaştılar
key muslim politicians in bih reconcile

(ey müslüman kadınlar) allah'tan sakının.
(o women), shun disobeying allah.

müslüman oluşumuza tanık ol," diye karşılık verdiler.
bear witness that we have surrendered ourselves.

müslüman hayır kuruluşlarının balkanlar'daki rolü büyüteç altında
role of muslim charities in the balkans comes under scrutiny

yunanistan'da yaklaşık 200.000 müslüman yaşıyor. [getty images]
about 200,000 muslims live in athens. [getty images]

"ve bana, müslümanların ilki olmam emredildi."
i have been commanded to be the first to submit."