Je was op zoek naar: sensiz yapamam (Turks - Engels)

cebbar: sensiz bunu yapamam.
jabbar: dana, i can't do this without you.

yapamam
i cannot do

yapamam.
i can not.

ama yapamam.
but i can't.

sensiz olamam
don’t forget me

sensiz yaşayamam.
Һинһеҙ йәшәй алмайым.

zaman sensiz uzun
time is long without you

ben bile onu yapamam.
i can't even do that.

onu yapamam, efendim.
i can't do that, sir.

Üzgünüm; ama yapamam.
i'm very sorry, but i can't.

ben artık bunu yapamam.
i can't do it anymore.

hb: onu yapamam, evlat.
cc: i can't do that, son.

araba için ödeme yapamam.
i can't pay for the car.

boston'da sensiz yaşayamazdım.
i couldn't live in boston without you.

beklemekten başka bir şey yapamam.
i can but wait.

"hayır anne, yapamam" dedim
i said, "no, mom. it can't be.

bir bilgisayar olmadan işimi yapamam.
i can't do my job without a computer.

aynı anda tırnaklarımı kesip ütü yapamam!
i can't cut my nails and do the ironing at the same time!

sensiz bir hayatı asla hayal edemedim.
i could never imagine a life without you.

"hayır başkan, yapamam" dedim.
i said, "i can't, mr. president.