Van professionele vertalers, bedrijven, webpagina's en gratis beschikbare vertaalbronnen.
ertesi gün filistliler, öldürülenleri soymak için geldiklerinde, saulla üç oğlunun gilboa dağında öldüğünü gördüler.
and it came to pass on the morrow, when the philistines came to strip the slain, that they found saul and his three sons fallen in mount gilboa.
bu olay için de uri galili ve tom turek ile şöyle bir sistem tasarladık, o galactosyl epitoplarını yıkamak ya da soymak için enzimleri kullanarak bir enzim yıkama işlemi.
so in that case, i have to design -- and we designed with uri galili and tom turek -- an enzyme wash to wash away, or strip, those galactosyl epitopes with a specific enzyme.
japonya'da, clementine portakalını tek parça halinde soymak harika bir şeydir. bunu daha önce kim yaptı? tek parça clementine?
in japan, it's a wonderful thing to remove the clementine peel just in one piece. who's done that before? one-piece clementine?
onları hapse atmak, zorla çırılçıplak soymak, alçaltmak, onları istila etmek, işgal etmek ve öldürmek daha kolaydır, çünkü onlar artık sizin güvenliğiniz karşısında bir engelden başka birşey değildir.
it gets easier to lock them up, force them to be naked, humiliate them, occupy them, invade them and kill them, because they are only obstacles now to your security.