Je was op zoek naar: sro sormak (Turks - Engels)

soru sormak
google traslete

sana sormak istedim.
i meant to ask you.

bir soru sormak istiyorum.
i'd like to ask a question.

bana birşeyler sormak istiyorlar.
they want to ask me something.

aklımda size bunu sormak vardı.
i've been meaning to ask you about that.

Şimdi, bir soru sormak istiyorum.
now, i want to ask a question.

bir soru sormak için elimi kaldırdım.
i raised my hand to ask a question.

ben sadece bir öğrenci olduğunuzu sormak
i just ask that you are a student

adam bir soru sormak için elini kaldırdı.
the man raised his hand to ask a question.

kendime şu soruyu sormak zorunda kalıyorum
i am forced to ask myself a question.

chris anderson: bir soru sormak istiyorum.
chris anderson: i've got a question.

sanırım bana tom hakkında soru sormak için buradasın.
i assume you're here to ask me about tom.

ben size bir şey sormak istiyorum, bayan ionescu.
i want to ask you something, ms. ionescu.

size sormak istiyorum, sizce bu neden böyle?
i want to ask you, why do you think this is?

kararlar alıyorlar mı? sorularını sormak durumunda kalmayalım.
are politicians making good decisions on my behalf?

(bunu allah), sadıklara sadakatlerinden sormak için yaptı.
(it was) so that god may ask the truthful of their sincerity.

basitlik nedir? diye sormak, sanırım bu kategoriye girer.
asking, "what is simplicity?" i think falls in that category.

doğruların doğruluğunu sormak için ve kafirlere, elemli bir azap hazırladık.
(it was) so that god may ask the truthful of their sincerity. as for the infidels, he has prepared a painful punishment for them.

sonrasında sormak isteyebileceğiniz bir soru olabilir: biraraya geldiğimizde ne oldu?
and one question that you may then want to ask is, what happened when we met?

bir soru sormak isterim; 21. yüzyıldaki kültür neye benzemek zorundadır?
so i want to ask a question: what should culture in the 21st century look like?