Je was op zoek naar: yüz yüze (Turks - Engels)

yüz yüze
face/off

yüz yüze sayfalar
facing pages

yüz yüze oturduk.
we sat down face to face.

biz yüz yüze durduk.
we stood face to face.

onlar yüz yüze durdu.
they stood face to face.

yüz yüze (film, 1997)
face/off

tom'la yüz yüze geldim.
i confronted tom.

bazı güçlüklerle yüz yüze getirildi.
he was confronted with some difficulties.

onlarla yüz yüze konuşmak istedim.
i wanted to talk to them face to face.

800 milyon insan açlıkla yüz yüze.
there are 800 million people starving.

bayanlar yüz yüze konuşarak samimiyet kurarlar.
women get intimacy from face-to-face talking.

onun yerine yüz yüze görüşmeler, anketler var.
we have interviews, we have surveys.

almanya olası bir açlıkla yüz yüze kaldı.
germany faced possible starvation.

kİra satiŞ bedelİ yÜz yÜze gÖrÜŞÜlerek belİrlenecektİr
the lease sale price will be determined by negotiating face to face.

müşteri ziyaretleri sırasında yapılan yüz yüze görüşmeler ,
face-to-face interviews performed during the customer visits,

ama fitneyle yüz yüze getirildiklerinde başaşağı içine dalarlar.
but whenever they are tempted into civil discord, they plunge into it.

sizi ulusların çölüne getirecek, orada yüz yüze yargılayacağım.
and i will bring you into the wilderness of the people, and there will i plead with you face to face.

seni yüzde yüz destekliyorum.
i support you 100%.

yüz yüze müşteri hizmetleri personelimize yapılan bildirimler aracılığı ile,
through the notifications made face-to-face for our customer services personnel,

"ha, evet." yüzde yüz.
"oh yeah." hundred percent.