Je was op zoek naar: Öyle deme beni babası sanıyo (Turks - Frans)

seni kurtarırım, sen de beni yüceltirsin.
et invoque-moi au jour de la détresse; je te délivrerai, et tu me glorifieras.

artık ben sizi kurtaramam, siz de beni kurtaramazsınız.
je ne vous suis d'aucun secours et vous ne m'êtes d'aucun secours.

ben sizi kurtaracak değilim, siz de beni kurtaracak değilsiniz.
je ne vous suis d'aucun secours et vous ne m'êtes d'aucun secours.

musa, rabbim demişti, gerçekten de beni yalanlarlar diye korkuyorum.
il dit: «seigneur, je crains qu'ils ne me traitent de menteur;

sen kardeşinle birlikte mucizelerimle git. İkiniz de beni anmakta gevşeklik etmeyin.
pars, toi et ton frère, avec mes prodiges; et ne négligez pas de m'invoquer.

ama şu dağa bak! eğer o yerinde durabilirse, sen de beni göreceksin!"
il dit: «tu ne me verras pas; mais regarde le mont: s'il tient en sa place, alors tu me verras.»

İbrahimin soyundan olduğunuzu biliyorum. yine de beni öldürmek istiyorsunuz. Çünkü yüreğinizde sözüme yer vermiyorsunuz.
je sais que vous êtes la postérité d`abraham; mais vous cherchez à me faire mourir, parce que ma parole ne pénètre pas en vous.

eğer rahman bana zarar vermek dilese, ne onların şefaati bana bir yarar sağlayabilir ne de beni kurtarabilirler."
si le tout miséricordieux me veut du mal, leur intercession de me servira à rien et ils ne me sauveront pas.

"siz de benim taptığıma tapmazsınız."
et vous n'êtes pas adorateurs de ce que j'adore.