Je was op zoek naar: parçalanması (Turks - Frans)

İçerik parçalanması
disjonction du contenu

4 yaşındaki sahir, kafasının yarısının İsrail tarafından atılan bir şarapnelle parçalanması sonucu çoktan yaşamını yitirmişti.
sahir, quatre ans, était déjà mort, la moitié de sa tête explosée par des éclats d'obus israéliens.

her kim tâğuta sırt dönüp allah'a inanırsa hiç kuşkusuz sapasağlam bir kulpa yapışmış olur. kopup parçalanması yoktur o kulpun.
donc, quiconque mécroit au rebelle tandis qu'il croit en allah saisit l'anse la plus solide, qui ne peut se briser.

Önemli bir olayı video kameranıza kaydettikten sonra polis güçleri tarafından alıkonulmanız ve kameranızın parçalanması, ya da verileri silmeniz için zorlanmanız kadar kötü bir şey yoktur.
il n’y a rien de pire que de filmer un incident important avec sa propre caméra et d’être ensuite arrêté par les forces de l’ordre qui la détruisent ou qui, dans le meilleur des cas, obligent le propriétaire à supprimer le contenu de la carte mémoire.