Je was op zoek naar: kıskanıyorsun (Turks - Japans)

kıskanıyorsun.
嫉妬してます

kıskanıyorsun be.
嫉妬深いな

beni kıskanıyorsun!
嘘つき！

bence kıskanıyorsun.
- あなたは嫉妬していると思う

bence sen kıskanıyorsun.
より戻すか心配なんでしょ

beni kıskanıyorsun biraz, değil mi?
要するに嫉妬してるんだ

beni senden fazla seviyorlar diye kıskanıyorsun.
俺がモテモテだから 嫉妬してるんだな

maya ve benim gerçek bir bağımız olduğu için kıskanıyorsun.
mayaと私は本当の接続を使用しているため、_ あなたは_ただ嫉妬です。

- beni çok kıskanıyorsun. - seni çok mu kıskanıyorum? Çocuklar?
ありがとな 母さん 大丈夫だよ

paris'ten ayrılalı 24 saatten daha az oldu. erken davrandığım için kıskanıyorsun.
私･･･イボンズよ 明日の夜、楽しみにしてるわ

ama musa, ‹‹sen benim adıma mı kıskanıyorsun?›› diye yanıtladı, ‹‹keşke rabbin bütün halkı peygamber olsa da rab üzerlerine ruhunu gönderse!››
モーセは彼に言った、「あなたは、わたしのためを思って、ねたみを起しているのか。主の民がみな預言者となり、主がその霊を彼らに与えられることは、願わしいことだ」。

- 41 puan kaydettiği için kıskanıyor.
ハアッ... 聞いてくれ？