Você procurou por: yalvarıyorlardı (Turco - Alemão)

Tradução automática

Tentando aprender a traduzir a partir dos exemplos de tradução humana.

Turkish

German

Informações

Turkish

yalvarıyorlardı

German

 

De: Tradução automática
Sugerir uma tradução melhor
Qualidade:

Contribuições humanas

A partir de tradutores profissionais, empresas, páginas da web e repositórios de traduções disponíveis gratuitamente

Adicionar uma tradução

Turco

Alemão

Informações

Turco

giysisinin eteğine bir dokunsak diye yalvarıyorlardı. dokunanların hepsi iyileşti.

Alemão

und baten ihn, daß sie nur seines kleides saum anrührten. und alle, die ihn anrührten, wurden gesund.

Última atualização: 2012-05-04
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

doğrusu onlar iyi işlerde yarışıyorlar, korkarak ve umarak bize yalvarıyorlardı.

Alemão

gewiß, sie pflegten, zum verrichten des gottgefällig guten zu eilen und an uns bittgebete aus liebe und aus ehrfurcht zu richten.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

Çünkü onlar iyi işlerde yarışıyorlar ve bize hem umutluyken ve hem de korku içindeyken yalvarıyorlardı.

Alemão

gewiß, sie pflegten, zum verrichten des gottgefällig guten zu eilen und an uns bittgebete aus liebe und aus ehrfurcht zu richten.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

doğrusu onlar iyiliklerde yarışıyorlar, umarak ve korkarak bize yalvarıyorlardı. bize karşı derin saygı duyuyorlardı.

Alemão

sie eilten zu den guten dingen um die wette und riefen zu uns in verlangen und ehrfurcht, und sie waren vor uns demütig.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

doğrusu onlar iyi işlerde yarışıyorlar, korkarak ve umarak bize yalvarıyorlardı. bize karşı gönülden saygı duyuyorlardı.

Alemão

sie eilten zu den guten dingen um die wette und riefen zu uns in verlangen und ehrfurcht, und sie waren vor uns demütig.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

ve eşini (doğum yapmaya) elverişli hale getirdik. doğrusu onlar iyiliklerde yarışıyorlar, umarak ve korkarak bize yalvarıyorlardı.

Alemão

gewiß, sie pflegten, zum verrichten des gottgefällig guten zu eilen und an uns bittgebete aus liebe und aus ehrfurcht zu richten.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

köy olsun, kent ya da çiftlik olsun, İsa'nın gittiği her yerde, hastaları meydanlara yatırıyor, sadece giysisinin eteğine dokunmalarına izin vermesi için yalvarıyorlardı. dokunanların hepsi de iyileşti.

Alemão

und wo er in die märkte oder städte oder dörfer einging, da legten sie die kranken auf den markt und baten ihn, daß sie nur den saum seines kleides anrühren möchten; und alle, die ihn anrührten, wurden gesund.

Última atualização: 2012-05-04
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

"doğrusu bundan önce ailemizin yanında bile korku içindeydik; allah lütfedip bizi kavurucu azabdan korudu; doğrusu bundan önce de o'na yalvarıyorduk; şüphesiz o, iyilik yapandır, acıyandır" derler.

Alemão

(und) sie sagen: "wahrlich, früher bei unseren angehörigen waren wir ängstlich

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Aviso: contém formatação HTML invisível

Consiga uma tradução melhor através
7,781,070,202 de colaborações humanas

Usuários estão solicitando auxílio neste momento:



Utilizamos cookies para aprimorar sua experiência. Se avançar no acesso a este site, você estará concordando com o uso dos nossos cookies. Saiba mais. OK