Вы искали: raping (Английский - Турецкий)

Переводы пользователей

Добавлены профессиональными переводчиками и компаниями и на основе веб-страниц и открытых баз переводов.

Добавить перевод

Английский

Турецкий

Информация

Английский

and the one who was raping evelyn came and defiled me also.

Турецкий

evelyn'e tecavüz eden de onu bırakıp beni kirletmeye geldi.

Последнее обновление: 2015-10-13
Частота использования: 1
Качество:

Английский

he was convicted of raping at least five women in six months.

Турецкий

sanık altı ay içinde en az beş kadına tecavüz etmekten suçlu bulundu.

Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 2
Качество:

Английский

jankovic is also charged with raping muslim women, some as young as 12.

Турецкий

sanık ayrıca bazıları 12 yaşında olmak üzere müslüman kadınlara tecavüz etmekle de suçlanıyor.

Последнее обновление: 2012-04-07
Частота использования: 1
Качество:

Английский

jankovic was also convicted of raping female detainees in the partizan sports hall in foča.

Турецкий

jankoviç, foça'daki partizan spor salonunda tutulan kadın esirlere tecavüz etmekten de suçlu bulundu.

Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:

Английский

jankovic was also convicted of raping female detainees in the partizan sports hall in fo? a.

Турецкий

jankoviç, foça'daki partizan spor salonunda tutulan kadın esirlere tecavüz etmekten de suçlu bulundu.

Последнее обновление: 2012-04-07
Частота использования: 1
Качество:

Английский

he was found guilty of murdering, torturing and raping bosniak and croat civilians in foca between 1992 and 1993.

Турецкий

jankoviç, 1992 ve 1993 yılları arasında foca'da boşnak ve hırvat sivillere yönelik cinayet, işkence ve tecavüz suçlarından suçlu bulunmuştu.

Последнее обновление: 2012-04-07
Частота использования: 1
Качество:

Английский

gasovic was convicted of raping and maltreating two sisters in the sarajevo suburb of hadzici in 1992, after the area fell to the bosnian serb military.

Турецкий

gasoviç, 1992 yılında saraybosna'nın hadzici banliyösünün bosnalı sırp ordusunun eline geçmesinden sonra bölgede iki kız kardeşe tecavüz ve kötü muamele etmekten suçlu bulundu.

Последнее обновление: 2012-04-07
Частота использования: 1
Качество:

Английский

on the other hand, we have someone like ted bundy; ted bundy was very fond of abducting and raping and torturing and killing young women.

Турецкий

oysa diğer yanda ted bundy gibi insanlar var. ted bundy genç kadınları kaçırmaktan, onlara tecavüz etmekten, işkence edip sonra da öldürmekten büyük zevk alıyordu.

Последнее обновление: 2015-10-13
Частота использования: 1
Качество:

Английский

militias were raping six-month-old babies so that countries far away could get access to gold and coltan for their iphones and computers.

Турецкий

milisler altı aylık bebeklere tecavüz ediyor ki uzaktaki ülkeler iphone ve bilgisayarları için altın ve koltana ulaşabilsinler.

Последнее обновление: 2015-10-13
Частота использования: 1
Качество:

Английский

he claimed his 15 year sentence for repeatedly raping muslim women in foca, a town in bosnia and herzegovina, during the 1992-1995 conflict was too severe, in light of his guilty plea.

Турецкий

zelenoviç, 1992- 1995 ihtilafı sırasında bosna- hersek'in foca kasabasında müslüman kadınlara defalarca tecavüz etmekten çarptırıldığı 15 yıl hapis cezasının, suçunu itiraf etmiş olması ışığında fazla ağır olduğunu iddia etmişti.

Последнее обновление: 2012-04-07
Частота использования: 1
Качество:

Английский

furthermore, stankovic allegedly "claimed" one of the women prisoners for his own use, raping her almost every night, and on one occasion raping her juvenile sister in her presence.

Турецкий

dahası, iddialara göre stankoviç kadın mahkumlardan birini kendi kullanımına "tahsis ederek" neredeyse her gece tecavüz etti ve bir keresinde de onun yanında çocuk yaştaki kız kardeşinin ırzına geçti.

Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 2
Качество:

Предупреждение: Содержит скрытое HTML-форматирование

Английский

i find it amazing that the only group of people who are not fighting and not killing and not pillaging and not burning and not raping, and the group of people who are mostly -- though not exclusively -- who are keeping life going in the midst of war, are not included in the negotiating table.

Турецкий

Şunu çok şaşırtıcı buluyorum ki, savaşmayan ve öldürmeyen ve yağmalamayan ve yakmayan ve tecavüz etmeyen tek insan grubuna ve çoğunlukla -- tek olmasa da -- savaşların ortasında yaşamı devam ettiren bu gruba müzakere masalarında yer verilmiyor.

Последнее обновление: 2015-10-13
Частота использования: 1
Качество:

Получите качественный перевод благодаря усилиям
8,935,065,366 пользователей

Сейчас пользователи ищут:



Для Вашего удобства мы используем файлы cookie. Факт перехода на данный сайт подтверждает Ваше согласие на использование cookies. Подробнее. OK